Yöresel Mutfak

Yöresel Mutfaklar hangileridir? Türkiye’de hangi Yöresel Yemekler vardır? Yöresel Mutfak kavramının anlamı nedir? Yöresel Mutfaklarda pişen yemekleri biliyor musunuz? Yöresel Mutfaklarımızın özellikleri nelerdir?  Evinizde Yöresel Mutfaklarımızdan hangi yemekleri yediniz? Yöresel Mutfaklarımızın önemi nedir? İste tüm bu soruların cevabini bu yemek kategorimizde bulabilirsiniz…


Muğla'da Tandır Ve Büryan

Muğla'da Tandır Ve Büryan

Muğla mutfak kültüründe tandır nedir? Muğla yemek kültüründe büryan nedir? Mutfak tarihimiz 'de Tandır kebabı, kuyu kebabı, Külle, tandır çöreği nedir? Yöresel Muğla Yemeklerinde...

Çankırı Mutfağında Kuru Patlıcan Yemeği Nasıl Yapılır?

Çankırı Mutfağında Kuru Patlıcan Yemeği Nasıl Yapılır?

Geleneksel Türk mutfağı ve yöresel mutfaklarımızda araştırmaları ile gizli kalmış ve unutulan nefis yemeklerimizi gün yüzüne çıkararak mutfak...

Muğla Mutfağı Nedir? Önemi Ve Özellikleri Nelerdir?

Muğla Mutfağı Nedir? Önemi Ve Özellikleri Nelerdir?

Muğla yemek kültüründe baklagiller ve sebze çeşitleri Muğla mutfağının en sık rastlanan yemeklerini oluşturur. Muğla'da Patlıcan en yaygın kullanılan sebzedir...

En İyi İftar Lezzetlerinden Fırın Ağzı Nasıl Yapılır?

En İyi İftar Lezzetlerinden Fırın Ağzı Nasıl Yapılır?

Fırın ağzı nedir? Evde fırın ağzı nasıl yapılır? Yöresel mutfaklar 'ımızda Fırın ağzı hangi mutfağımıza aittir? Türk mutfağında fırın yemekleri..

Yöresel Lezzetlerimizden Evde

Yöresel Lezzetlerimizden Evde "Homaça" Nasıl Yapılır?

Şölen ve düğün yemeklerinden olan “Homaça” kırmızı et ve soğana özel bir lezzet taşır. Geleneksel Türk mutfağında “Homaça” Anadolu mutfağı..

Yöresel İftar Yemeklerinden Evde Şeyh-ül Mahşi Tarifi;

Yöresel İftar Yemeklerinden Evde Şeyh-ül Mahşi Tarifi;

Evde İftar Ve Sahur Menüleri 'nden "Şeyh-ül Mahşi" Nasıl Yapılır? En lezzetli iftar yemeklerinden Evde "Şeyh-ül Mahşi" Yapabilmek İçin..

Yöresel İftar Lezzetlerinden Evde

Yöresel İftar Lezzetlerinden Evde "Kölük Aşı" Tarifi

En lezzetli iftar lezzetlerinden evde "Maltıhalı Aş" yapabilmek için hangi malzemeler gerekli 'dir? Daha önce evinizde iftar menülerinde Kölük Aşı...

Evde

Evde "Kayısılı" Nasıl Yapılır?

Evde "Kayısılı" hakkında Şeflerin Özel Yemek Tariflerinden Faydalanmak İstermisiniz? İste Sizlere "Dr. Öğr. Üyesi Yılmaz SEÇİM" den Özel "Kayısılı" Tarifini Paylaşıyoruz…

Uruş Kapama Nasıl Yapılır?

Uruş Kapama Nasıl Yapılır?

Evde Uruş Kapama Yapabilmek İçin Hangi Malzemeler Gereklidir? Daha Önce Uruş Kapama Yapmayı Denediniz mi? Şeflerin Özel Yemek Tarifleri 'nden Faydalanmak İster..

Harika Bir Kış Yemeği Tarifi

Harika Bir Kış Yemeği Tarifi "Pırtımpırt"

Harika bir kış yemeği tarifi, sarımsaklı yoğurtla tadına doyamayacaksınız. Paylaşmayı unutmayın! Yöresel Mutfaklar 'ımızda nefis yemekleri...

Yöresel Lezzet İsot Tava

Yöresel Lezzet İsot Tava

İsotun kralı..! Tarifi kaydedin ayrıca like ve yorumlar gelsin ki tarifleri çoğalsın lütfen. Önce yavaş yavaş fotoğraftan kendini al, sonra usulca tarifi paylaş ve mutlaka beğeni bırak...

Aksaray Mutfağı Yöresel Yemeklerinden Vart Vurt Cacığı 'nı Denemelisiniz...

Aksaray Mutfağı Yöresel Yemeklerinden Vart Vurt Cacığı 'nı Denemelisiniz...

Yöresel mutfaklarımızda ve Osmanlı ve Türk Mutfağında bir çok yemek ismi şaşırtıcı ve enteresandır. ilginç yemek...

Konya Mutfağı Ülke Sınırlarını Aştı...

Konya Mutfağı Ülke Sınırlarını Aştı...

Anadolu mutfağının öne çıkan lezzetlerinden Konya mutfağını dünyaya tanıtmak, kültürel ve tarihsel sürecini sergilemek amacı kapsamında...

Çorum Mutfağından  Nefis ve Lezzetli Yöresel Yemekler

Çorum Mutfağından Nefis ve Lezzetli Yöresel Yemekler

Osmanlı Ve Türk Mutfağı Ve Geleneksel Türk Mutfağıda Yöresel Mutfaklarımızdan Olan Çorum'un Mutfağından Yöresel Yemekleri Mutlaka Denemeli...

Nevşehir Mutfağından Nefis Yöresel Yemekler...

Nevşehir Mutfağından Nefis Yöresel Yemekler...

Nevşehir Mutfağı; Osmanlı döneminde Muşkara adı ile bilinen bir köy olan Nevşehir, 18. yüzyılda Osmanlıcada “yeni şehir” anlamını taşıyan...

Yöresel Lezzetlerimizden

Yöresel Lezzetlerimizden "Kayseri Yağlaması"nı Mutlaka Denemelisiniz...

Geleneksel Türk Mutfağı; Yöreden yöreye farklılaşan ürünleriyle Osmanlı mutfağının mirasçısı olan Türk...

Etli Siron

Etli Siron "Karadeniz Mutfağı"

Türk Mutfak Kültüründeki tarihi lezzet miraslarımızdan Yöresel Mutfaklarımızdaki Karadeniz mutfağından olan Yöresel Yemeklerimizden nefis ve Muhteşem bir lezzet olan...

Kayseri Mutfağından

Kayseri Mutfağından "Pırtımpırt" Yemeğini Denedinizmi?

Yöresel yemeklerimizden Pırtımpırt Nereye Aittir? Kayseri ’nin Develi ilçesine ait bir ev yemeği olan Pırtımpırt...

Kıymalı Sakarca Mıhlaması

Kıymalı Sakarca Mıhlaması

Osmanlı Yemek Kültürü ve Geleneksel Türk mutfağında nefis yemekleri ile bilinen Örnek Türk Şefi, Dr. Öğr. Üyesi Yılmaz SEÇİM’ in kaleminden özel bir tarif olan “Kıymalı Sakarca Mıhlaması Tarifini...

Şevketi Bostan Nedir? Yemeği Nasıl Yapılır? Faydaları Nelerdir? Nerelerde Yetişir?

Şevketi Bostan Nedir? Yemeği Nasıl Yapılır? Faydaları Nelerdir? Nerelerde Yetişir?

Yöresel mutfaklarımızda ve Osmanlı ve Türk Mutfağında bir çok yemek ismi şaşırtıcı ve enteresandır. Bu lezzetli ve nefis yemeklerin Her birinin mutla...

Papaz Yahnisi

Papaz Yahnisi "Tekirdağ Mutfağı - Şarköy"

Geleneksel Türk mutfağında Şeflerin Özel Tariflerinden olan Papaz Yahnisi nasıl yapılır? yöresel mutfaklarımızdan Tekirdağ mutfağı Şarköy yöresine ait Papaz Yahnisi...

Erzurum Mutfağının Yöresel Lezzetlerinden

Erzurum Mutfağının Yöresel Lezzetlerinden "Dut Çullaması"

Geleneksel Türk Mutfağındaki Yöresel Mutfaklarımızdan Erzurum Mutfağının yöresel lezzetlerinden dut çullaması, besleyici olması ve hasta...

Kayseri Mutfağından Nefis ve Lezzetli Yağ Mantısı'nı Mutlaka Denemelisiniz !!!

Kayseri Mutfağından Nefis ve Lezzetli Yağ Mantısı'nı Mutlaka Denemelisiniz !!!

Kayseri Mutfağının Özellikleri Nelerdir? Geleneksel Türk Mutfağı, Yöresel Mutfaklarımız 'daki Kayseri Mutfağından nefis ve lezzetli hamur işi tarifleri...

Közde Kırmızı Biber Sarması


Közde Kırmızı Biber Sarması


Geleneksel Türk mutfağı ve Akdeniz mutfağından nefis yemekleri ile bilinen Örnek Türk Şefi, Dr. Öğr. Üyesi Yılmaz SEÇİM’ in kaleminden özel bir tarif olan “Közde Kırmızı Biber Sarması Tarifini...





Geleneksel Anadolu Mutfak Kültürü’nün Zenginliğinin Nedenleri
Geleneksel Anadolu Mutfak Kültürü yüzlerce hatta binlerce yıllık çabaların sonucu ortaya çıkmıştır. Bu da başlangıçtan itibaren farklı dönemlerde ve zamanlarda gelen birçok topluluğun payı yadsınamaz niteliktedir. Çünkü farklı yerlerden ve farklı zamanlardan gelen toplulukların her birinin mutfak kültürü, Anadolu Mutfak Kültürünün gelişimini etkilemiş ve çeşitlenmesinde önemli rol oynamıştır.
 
Türkiye, coğrafik olarak farklı bir topoğrafik yapıya sahiptir. Kısa mesafelerde bile rakım değişmekte, toprağın yapısı jeolojik yapıya bağlı olarak farklı yörelerde yapıları farklı olabilmektedir. Kısa mesafelerde topoğrafik yapının değişmesi nedeniyle farklı iklimler meydana gelebilmektedir. Bunların sonucu olarak topoğrafik yapısı, rakımı ve iklimi farklı olan her yerde çok farklı bitki ve hayvanlar yetişebilmektedir. Bu durum Geleneksel Anadolu Mutfak Kültürünün özgünlüğü ve zenginliğinin nedenini açıklar niteliktedir. Anadolu’da mevcut 12 bin çiçekli bitki türünden 3 bin kadarının endemik (Anadolu’ya özgü) olması bunun en çarpıcı kanıtıdır (Baysal, 2002; Akın, 2010).
 
Geleneksel Anadolu Mutfak Kültürü’nün Beslenme Açısından Önemi
Geleneksel Mutfak Kültürü’nün yaygın olduğu eski dönemlerde ekilen ya da yetiştirilen bitkiler o yörede yüzlerce hatta binlerce yıldan beri üretildiği için o yöreye adapte olmuş, doğal bitkilerdi. Eti, sütü, yumurtası, derisi için beslenen hayvanlar da yöreye adapte olmuş doğal bitkileri yediklerinden ve temiz kırlarda dolaştıklarından etleri, sütleri ve yumurtaları sağlıklı, doğal ve besleyici oluyordu. Elde edilen besinlerin toplanması, depolanması için yapılan işlemler elde  ve doğal işlemlerden geçirilip, küplerde, tahta ambarlarda ve besin saklama kuyularında muhafaza edilip depolandıklarından görünüm, yapı ve içeriklerini koruyorlardı.
 
Yemeklerin kilden, porselenden, kalın, kalaylanmış bakırdan yapılmış kaplarda odun veya odun kömüründe yavaş yavaş pişirilmesi hem besinlerin doğal yapısı korunduğu için yemeklerin görünümü, lezzeti ve kokusu hoş ve güzel oluyordu. Yemeklere konan, soğan, sarımsak, limon, domates, biber, yağ, tuz, nane, maydanoz, kekik, yaprak ve kırmızı biber gibi tatlandırıcı ve aromatik bitkiler de o yörede doğal ortamlarda yetiştirildiğinden hijyenik ve taze idiler. Gübre olarak da doğal gübre olarak bilinen evcil hayvanların bekletilmiş gübreleri kullanılıyordu. Yetiştiricilerin, bitki ve hayvanları yetiştirildiği ortamın toprağı, havası, suyunun da temiz olması, besinlerin, hoş görünümlü, kokulu ve tatlı olmasında temel rol oynuyordu (Özer ve ark., 2010; Akın, 2011).
 
Günümüzde ise bitki ve hayvanların yetiştirildiği ortamdaki toprağın, suyun, havanın istenilen şekilde temiz olmaması besinlerin başlangıçta sağlıklı ve lezzetli, hoş kokulu olmasını önlüyor. Beslenmek için yetiştirdiğimiz bitki ve hayvanların yetiştirildiği ortam kirli olduğu için ortamda bulunan kirli hava, su ve topraktaki zararlı  ve toksin maddeleri, bitki ve hayvanların zaman içerisinde vücutlarında biriktirdiğinden, bunları besin olarak kullandığımızda, bu kirli ve zararlı maddeleri vücudumuza alıyoruz. Zamanla da biriken bu zararlı ve toksik maddelerden dolayı yarar yerine zarar görüyoruz (Çepel, 2008; Akın, 2009).
 
Özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından sonra fazla kullanmaya başladığımız suni gübreler, bitki ve hayvan yetiştiriciliğinde parazitlere karşı kullanılan zirai mücadele ilaçlarının yaygınlaşması bunlardan elde edilen besinlerin besin kalitesini düşürdü. Daha sonraları daha fazla miktarda besin elde etmek uğruna, büyüme hormonları ve antibiyotiklerin, gıda katkı maddelerinin kullanılması, besinlerin kalitesi, lezzeti ve kokusuna daha fazla olumsuz etki yaptı. 1996 yılından itibaren giderek artan miktarlarda besin olarak kullanılmaya başlanan Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) sağlıklı ve lezzetli besin bulmayı güçleştirdi. 
 
Öte yandan giderek artan hava, su, toprak kirlenmesi, sağlıksız pişirme kaplarının kullanılması ve yemeklerin pişirildiği tüpgaz, doğalgazın devreye girmesi, sağlıklı besin yetiştirmeyi, sağlıklı yemek yapmayı, doğal beslenmeyi neredeyse imkânsız hale getirdi. Sağlıklı beslenemediğimizin gözle görünür en büyük kanıtı, tüm toplumlarda giderek yaygınlaşan ve tedirgin edici boyutlara ulaşan kalp-damar hastalıkları, şeker hastalığı, kanser, alhzeimer gibi hastalıkların akut ve kronik etkilerini gösterebiliriz. Hastanelerin sayılarının her geçen gün nüfus artışından daha fazla yenilerinin açılmasına rağmen, tüm hastanelerin daima dolu olduğunu hepimiz gözlemleyebiliriz.
 
Sonuç
İnsanın yeryüzünde görülmesinden, günümüze gelinceye kadar geçen yaklaşık 2.5 milyon yıllık süreçte doğada gösterdiği yaşam mücadelesi, her türlü takdirin üzerindedir. Özellikle başlangıçtan,
 
yerleşik düzene geçtiği Neolitik Dönem’in (M.Ö. 9-8 bin yıl önce) başlangıcına kadar tamamen doğa koşullarında avcı-toplayıcı olarak yaşamını sürdürmüştür. Yerleşik düzene geçmesinden itibaren yaşam koşullarında meydana gelen iyileşmelerin ve teknolojik düzeyin gelişmişliğine bağlı olarak da yaşam kalitesinde giderek artan bir şekilde düzelme ve gelişmeler meydana gelmiştir.
 
Yaşam kalitesini belirleyen ve yaşamın devamını sağlayan temel öğelerden en önemlisi beslenmedir. Başarılı bir beslenme yapamayan canlı yaşamını devam ettiremez. İnsanlık tarihinde beslenme de toplumların bilgi, teknolojik düzeyine ve yaşanılan yerin koşullarına bağlı olarak farklı evrelere ayrılarak değerlendirilebilir.
 
Geleneksel Anadolu Mutfak Kültürü başlangıçtan günümüze gelinceye kadar 5 ana evreye ayrılarak incelenebilir. Geleneksel Anadolu Mutfak Kültürünün de Anadolu’da yaşayan toplumların gelişmişlik düzeylerine ve çevresel koşullara bağlı olarak, her dönemin kendine has özelliklerinin şekillendiği görülmüştür. İlk dönem olan avcılık- toplayıcılık dönemi, hemen hemen tüm dünyada benzerdir. Sonraki dönemler toplumların yaşadığı çevresel koşullara ve ulaşılan bilgi ve teknolojik düzeye bağlı değişme ve gelişme göstermiştir. 
 
Geleneksel Anadolu Mutfak Kültürü, bu koşullara göre gelişmiş ve şekillenmiştir. Bu dönemlerde en çarpıcı özellik, saray ve konaklarda yaşayan yüksek gelir düzeyine sahip olanların daha kaliteli ve besin değeri yüksek besinlerle beslendiklerini rahatlıkla söyleyebiliriz. Halkın büyük çoğunluğu çevrede bulabildikleri besinlerle, beslenmiş ve besin diyetlerinin önemli bir kısmına un ve unlu mamuller oluşturmuştur. Aşağı yukarı her dönem de halkın çoğunluğunun düzenli ve yeterli beslenememiş olduklarını görüyoruz (Sürücüoğlu, 1999; Yılmaz, 2004).
 
İletişimin ve teknolojinin gelişmesiyle, ülkemizde ve tüm dünyada aşırı nüfus artışı, plansız sanayileşme, fazla suni gübre ve zirai mücadele ilaçlarının kullanılması, global düzeyde çevre kirlenmesini gündeme getirmiştir. Son yıllarda artan nüfusu beslemek için fazla ürün elde etme amaçlandığından bitki ve hayvanlara  büyüme hormonu ve antibiyotiklerin verilmesi, gıdalara gıda katkı maddelerinin konulması, sağlıklı beslenmeyi güçleştirmiştir. Son 18 yıldan beri Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar’ın (GDO) kullanılmasının giderek artması, sağlıklı ve kaliteli beslenmeyi imkânsız hale getirmiştir. Bunun en belirgin kanıtı, toplumda herhangi bir sağlık problemi olmayan yetişkin bir bireye neredeyse rastlanmamasıdır.