İtalyan şef Geovani kimdir? İtalyan şef "Geovani" olarak bilinen kişi gerçekte kimdir? Batık tekstilci Cengiz Düşünceli neden kendisine böyle bir ünvan verdi? Türkiyede İtalyan şef olmanın avantajları nelerdir? İtalyan
şef Geovani' nin bilinmeyenleri nelerdir?
Türk aşçı haberleri ve güncel
mutfak haberleri olarak son günlerde aşçılık camiasında sıkça konuşan "İtalyan şef Geovani" merak edilenlerin başında geliyor.
Shov haberin videosu ve İnternet sitesi gazeteoksijen sayfasında sayın Mehmet Yalçın'ın gerçekleştirdiği röportajı kaynak göstererek Türk aşçı haberleri olarak "Şef Kimdir" haberlerimizde bizde aşçılık camiası ile paylaşmak istedik...
Ünlü İtalyan şef Geovani tekstilci Cengiz Bey çıktı!
"Mehmet Yalçın"
Bir zamanların dolandırıcılar kralı Sülün Osman’ın ruhu mutfakta hortladı… İstanbullu batık tekstilci Cengiz Düşünceli, İtalyan şef Geovani Polloina kılığında gastronomi dünyasını altı yıl dolandırdı
Yemek yediğimiz restoranın arkadaşım olan patronuyla giderayak karşılaştığımızda, yanındaki kişiyi tanıştırmadan edemedi: “Şef Geovani… Bize danışmanlık yapacak.” Orta yaşlı, kızıla çalan sakallı İtalyan şef mükemmel Türkçe konuşuyordu.
Argomuzdan da anlıyor, şakalarımıza tepki veriyordu.
Ayaküstü birkaç dakikalık sohbetin ardından arkadaşımı yalnız yakaladım ve “Aman dikkat… Bu üçkâğıtçıya benziyor. Büyük ihtimalle Türk.
Dilersen ‘İnsan kaynakları sözleşme hazırlamak için kimlik fotokopini istiyor’ de, göndermezse hiç bulaşma” dedim.
Eve dönünce de “şef”in çok popüler Instagram sayfasını inceledim. “Bugün tiramisu yaptım, harika oldu” diye koyduğu fotoğraflar, Google taramasında en sonlarda çıkan görsellerin kırpılmış haliydi. Pizza fotoğrafları da internetten alınmıştı, her nasılsa hepsini de şefin kendisi yapmıştı. Gece yarısı arkadaşıma mesaj attım, bir daha uyardım.
Festivallere bile davet ediliyordu
2017’deki bu tanışmanın ardından Geovani’nin adını sıkça duymaya başladım. Danışmanlık yapacak başka restoranlar buldu. Özel davetler, ziyafetler, atölye çalışmaları düzenledi, şöhreti arttıkça arttı. Sevimli kişiliğinin de etkisiyle etkinlikleri dolup taşıyordu. Urla’da enginar festivali mi var, gelişini belediye afişlerle müjdeliyordu.
Önde gelen gurmelerin toplandığı Chaine des Rotisseurs Derneği bir ziyafet mi düzenleyecekti; Geovani göreve hazırdı.
Bir otel İtalyan haftası mı yapacaktı; Hemen Geovani el atıyordu. Bir gün Alaçatı’da bir gün İstanbul’daydı, Antalya’ya, Mersin’e, Urfa’ya bile uzanıyordu. Ta ki, terk ettiği sevgilisi Nazlı Yorgancıoğlu tarafından “deşifre” edilene kadar…
“Geovani şef” ve eski sevgilisi Nazlı Yorgancıoğlu
Geovani Polloina aslında İstanbullu Cengiz Düşünceli’ydi ve büyük bir kazanın ardından kendine yeni bir kimlik uydurarak yeni bir hayata başlamıştı…
Yat kazasında ölümden döndü
2008’in ağustos ayında Bodrum’da yapılan Shop&Miles Cup yat yarışında bir çarpışmanın eşiğinden dönülmüş, Goblin teknesindeki Cengiz Düşünceli boynuna halat dolanması sonucu ağır yaralanmıştı. Yüzde 45 yaşama şansı verilse de üç ay süren yoğun tedaviden sonra ayağa kalkmıştı. Üniversitede işletme okuyan Düşünceli firması batmış eski bir tekstilciydi, Zeytinburnu’ndaki şirketi iflas edince Etiler’de L’artisan Bakery adlı bir fırın açmıştı.
Eşi ve iki çocuğunun da moral desteği ile bu darbeyi de kısa sürede atlattı.
İyileşince yaşadıklarını Hürriyet Pazar’a anlatmış, ertesi yılki Boat Show’da fuarın catering hizmetlerini üstlenip yatçılık camiasına farklı bir yönden dönmüştü. Yatçıların internet siteleri durumu alkışlıyor, “Zor günlerini geride bırakan Cengiz Düşünceli’yi Avrasya Boat Show’da elinde tepsilerle görmek mutluluk verici bir olaydı” diye yazıyordu.
Düşünceli de, “Kafamda hep eşim ve çocuklarım için hayata geri dönme isteği vardı. Parmağımı bile oynatamadığım günlerde, yatağımda yatarken dükkanı ve pişireceğim pastalarıma nasıl tatlar katacağımı düşünüyordum. Sanırım beni bu günlere bu tutku getirdi” diyordu.
Derken araya birkaç yıl girdi ve Cengiz Düşünceli “Şef Geovani Polloina” olarak ortaya çıktı… Sakal bırakmış, saçlarını geriye tarayıp kalın gözlük takarak bir akademisyen edasına bürünmüştü. Türkçeyi sonradan öğrenmiş izlenimini vermek için biraz daha ağır konuşuyordu. Soranlara “Babam Türk, annem İtalyan. İngiltere’de büyüdüğüm için İtalyancam da biraz azdır” diyordu. Etkinlik duyurularında biyografisini şöyle yazdırıyordu:
“Şef Geovani İtalya’da başlayan öğrenimini tamamlamak için İngiltere’ye gider. Aşçılık mesleği ile üniversite yıllarında tanışır.
Bir yandan okurken diğer yandan da bir İtalyan restoranında çalışmaya başlar. Ekonomi bölümünden mezun olduktan sonra da çalışmaya devam eder ve bu restoranda 6 yıl sonra şef olur. İngiltere’de çalıştığı 30 yıl içerisinde çeşitli restoranlara menü danışmanlığı yapmış, restoran ve mutfak şefliklerinde bulunmuştur. Üç defa yerel ve bölgesel şeflik ödülleri almıştır. 4 yıl önce İstanbul’da danışmanlık yapmaya başlamıştır.”
Cengiz Düşünceli bu oyunu geçen aya kadar sürdürdü. Ve bir akşam foyası meydana çıktı. Eski sevgilisi, İzmirli iş kadını Nazlı Yorgancıoğlu dayanamadı ve bu sırrı, son aylarda Düşünceli’yle etkinlikler düzenleyen Likya Şarapları’nın sahiplerinden Doruk Özkan’la paylaştı. Yorgancıoğlu serüvenini şöyle anlattı:
Eski sevgilisi ifşa etti
“Cengiz’le 2017’de İzmir Mavibahçe’deki Fratelli di Bufala restoranının şefi iken tanıştım. İtalyancam olduğu ve Floransa’da uzun süre kaldığım için bu dilde sohbet etmeyi özlüyordum.
Ben İtalyanca konuştukça o Türkçe cevap veriyor ve herkese anlattığı hayat hikâyesini anlatıyordu. Yakınlaştık, 1.5 sene kadar erkek arkadaşım oldu. Son aylarda benim tuttuğum bir evde birlikte yaşadık. Ama giderek gariplikler sezmeye başladım. Türk TV’lerini izliyor, Türk gazetelerini okuyordu. Ailesiyle ilgili ne sorulsa ‘Kendimden bahsetmeyi sevmem’ diyordu.
Bu arada yemekleri de bir İtalyan şefin kalitesinde değildi. Derken bir arkadaşım ‘Senin arkadaşın Cengiz isimli bir Türk’ diye beni uyardı ve eski videolarını gösterdi.
Evde gece cüzdanını karıştırınca gerçek kimliğini buldum. Sıkıştırınca itiraf etti ama ‘Çocuklarıma para gönderip onları okutuyorum, beni deşifre etme’ dedi. Meğer eski bir batık tekstilciymiş. Kendisinden ayrıldım ve dört yıl psikolojik tedavi gördüm. Bu nisanda Bodrum’da karşılaşınca ve çok sevdiğim Doruk’u da aldattığını fark edince, her şeyi anlattım…”
Popüler “İtalyan” şef Geovani’nin öyküsü böyle bitti. Yandaki söyleşide de okuyacağınız gibi, o da durumunu itiraf etti, sosyal medya hesaplarını da kapatıp ortadan kaybolmayı seçti. Kendisine İtalyan süsü vererek yüksek ücretler aldığı otel ve restoranlar muhtemelen “Bizden değil Allah’ından bulsun” diyerek fazla üzerinde durmayacak, onunla tanışanlar da büyük ihtimalle gülümseyerek hatırlayacak.
“Kazadan sonra yeni bir hayat kurmak istedim”
Altı yıldır Geovani Polloina olarak tanıdığım, ara ara da “Senin ismin Civan olsun” diye takıldığım Cengiz Düşünceli’yle gerçek kimliğinin ortaya çıkmasının ardından görüştüm.
Gerçek kimliğin nasıl ortaya çıktı?
Kıskançlıkla başlayıp rüşvete dönüşen bir olay bu. Para istediler, “Vermezsen kimliğini açıklarız” dediler. Ben para vermeyince de herkese mail’ler yağdırdılar… Ama bunları yaparken baba tarafından Türk, anne tarafından İtalyan olduğumu söylemediler.
Annen gerçekten İtalyan mı? Adı neydi?
Şimdi buna cevap vermeyeyim, bunu sonra anlatayım…
Kimliğinde ne yazıyor?
Bakın benim iki ismim var. Ayrıca İtalyan soyadını hiç kullanmadım.
Cengiz, bir insanın iki ayrı ülkede iki ayrı ismi olmaz.
(…) Kimliğimde Cengiz Düşünceli yazıyor.
Peki bu Geovani nereden çıktı?
Kazadan sonra fırında İtalyan lezzetleri yapınca, bana etraftan Geovani diye isim taktılar. Zaten kazadan sonra hafıza kaybına uğradım. Geçmişten pek çok şey hatırlamıyorum. Travma sonrasında yeni bir hayat kurmak istedim.
Peki bu yeni bir isimle yeni bir hayata başlama dolandırıcılığa, sahtekârlığa girmiyor mu?
İsmin yanlışlığı insanların kafasını karıştırıyor ama bu açtığım restoranları, menüleri, yemekleri ve workshop’ları ortadan kaldırmaz. Dolandırıcılığa doğru gidebilmesi için aldıklarımın karşılığını vermemiş olmam lazım.
31 bin takipçili Instagram hesabını bile kapatmışsın…
Ben kapatmadım, sosyal medya hesaplarımı da hack’lediler. Ama ben daha fazla konuşmak istemiyorum. Sonra sizi ararım…