Holistik Mutfakla Akıl Beden Ruhu Aşkla Beslemek
Yemeği aşka dönüştüren “Holistik Şef” Tuba Gürcan ile; Akıl, beden ruh dengelenmesinde yemek yemenin önemini konuştuk. Yemek yemenin artık karın doyurmaktan çok ruhu ve zihni beslemek olduğuna inanç arttı. Yemek yeme biçimi, kişinin yaşam akışını etkiler. Duygusal tüm gelgitlerimiz ne yemek istediğimizi fazlasıyla etkiliyor. Sağlıklı beslenmek için akıl beden ruh fısıltılarımızın hepsine kulak vermeliyiz.
Bedensel farkındalığın giderek arttığı günümüzde, sağlıklı, dengede bir yaşam sürmek için beslenme tüyoları her gün karşımıza çıkıyor. Oysaki her insana özel olması gereken uygulamalardan önce kendimizi akıl beden ruh olarak iyi tanımalı ve dengeleme yöntemlerini bilmeliyiz.
İnsanların bedenlerine ve ruhlarına gerekli özveriyi göstermelerine rehberlik edebilmek hedefiyle, Ege ve Akdeniz köylerinden başlayan ve Tayland’a uzanan yolculuğunda deneyimlerini bizle paylaşan Tuba Gürcan’dan çok pratik sırlar aldık.
TUBA GÜRCAN KİMDİR
1983 yılında Manisada doğan Tuba Gürcan Kocaeli ve Ege Üniversitelerinde Moda Tasarımı ve Çalışma ekonomisi eğitimi aldı. 55 yıllık baba mesleği olan Aktarlık ve Şifalı Bitkiler uzmanlığına ilgisini fark edince bu konuda çok çeşitli eğitimler almıştır.
Bize kendinizi tanıtır mısınız? Bu mesleği nasıl seçtiniz, ne tür eğitimler aldınız?
Üniversite hayatıma Kocaeli Üniversitesi’nde başladım, Ege Üniversitesi’nde devam ettim. Moda Tasarımı ve Çalışma Ekonomisi eğitimleri aldım. Moda ve Organizasyon yönetimi ile ilgili işler yaptıktan sonra Mutfak Sanatlarına merak sardım. 55 yıllık baba mesleği olan “Aktarlık ve Şifalı Bitkiler Uzmanlığına ” olan ilgim mutfak sanatları ve beslenme ile birleştirip “Holistik Mutfak” yaratmak üzere 2012 yılında Ege ve Güney hattında ki köyleri gezerek bir yolculuğa başladım .
Yöresel beslenmeler ve Yöresel ürünler , permakültür , organik beslenme , kompos ,hayvancılık ve tarım üzerine deneyimler kazandım ve çalışmalar yaptım. Kafkas ve Kırgız beslenme modelleri, şamanik ritüeller ve yaşam biçimleri, Yörük yaşam tarzı üzerine araştırmalar yaptım. Yörüklerden tarım ve hayvancılık ile ilgili anektodlar biriktirip çeşitli uygulamalarda bulundum. Yolculuk esnasında çeşitli permakültür ve kamp alanlarında gönüllü olarak ve aşçı olarak çalıştım. Çeşitli yoga inzivalarında aşçı olarak çalıştım.
Bu süre zarfında şeker ve karaciğer hastaları ile çalışarak onlara menüler hazırlayıp sağlıklı pişirme yöntemleri üzerine çalışmalar yaptım. Daha sonra Gümüşlük/Bodrum ‘a yerleşerek Limon Restaurant için Candan Aslanbay ile çalışmaya başladım. Candan Hanım’ın tecrübesi ile yola çıkılarak sağlıklı restaurant mutfağı ile ilgili çalışmalar yaptım. Mine Onay ve Süleyman Sazak eşliğinde Pitahaya Home için Organik Kahvaltı üzerine çalışmalar yaptım.
En son Melania Dil de Sagredo,Feride Gürsoy ve Alp Ekşioğlu’nun projesi Karakaya Retreat Center ‘da Mutfak koordinatörlüğü ve aşçılık yaptım. 2015 yılında İnsana Güven Akademisinde Metin Hara ve Murat Mete Gedikoğlu ile Vogan Cafe projesini hayata geçirdik. Holistik beslenme üzerine eğitimler verdik. Daha sonra Tayland yolculuğuna başladım. Samma Karuna Yoga Academy için yoga programı beslenme danışmanlığı ve aşçılığı yaptım. Şimdilerde Antalya’da Yoga Balance için Beslenme workshopları düzenliyorum. Bir süredir de Lacto-basil bakteriler,Candida ve bağışıklık sistemi güçlendirme menüleri ,fermente gıdalar, holistik beslenme, hasta mutfakları ve glutensiz yaşam üzerine çalışmalar yapıyorum .
Çocukluk kahramanınız kimdi? Çocukken ne olmak isterdiniz?
Çocukluk kahramanım “Yakari” . Kızılderili ruhunu çok severdim. Hep onun gibi doğa ile bir dil geliştirmek isterdim. Çocukken mesleki olarak bir şey düşünmemiştim fakat aktar dükkanında büyüyen bir çocuk olarak o kokunun beni hep çağırdığını ve mesleğimi bulmama rehberlik ettiğini söyleyebilirim.
Kariyer planınız ve hedefleriniz nedir?
Yaşamım boyunca çok seyahat eden ve iletişim kurmayı seven biri oldum. Edindiğim deneyimler “kariyer” kelimesine bakış açımı çok değiştirdi. Benim hayattaki kariyer hedefim; insanların bedenlerine ve ruhlarına gerekli özveriyi göstermelerine rehberlik edebilmek. Yemek yemenin karın doyurmak değil, yaşamın bir gustosu olduğunu ve ruhsal bir beslenme şeklide olduğunu aktarabilmek.
Yenilenme, enerji depolama yöntemleriniz nedir?
Kendime ayırdığım zaman. Sadece bana ait bir zaman dilimi. Yaşamım boyunca birçok okumalar yaptım ve yapmaya devam ediyorum. Çeşitli meditasyon teknikleri ve fiziksel aktivitelerle de bunu destekledim. Fakat geldiğim noktada en rafine ihtiyacımın kendime ayırdığım zaman olduğunu anladım. Bu an ruhumu dinlediğim, ona göre akışta kaldığım an.
Holistik beslenme nedir, temel uygulamamız gerekenler nelerdir?
Benim inandığım yöntem “her bedenin kendi yöntemi” olduğudur. Bedenimizin bir dili var o bize neye ihtiyacı olduğunu söylüyor. Karbonhidrat bana iyi gelmiyor diyor, şeker beni yoruyor sanırım diyor, vejeteryan olabilirim yada olamam diyor ve daha birçok sey. Mesele bedenimize kulak vermek . Ve bir diğer inandığım gerçek ise ” kendi toprağımızda ki ürün bize iyi gelecek” . Çünkü vücudumuz o toprağa, o iklim koşuluna , o tarıma , o hayvancılığa uyumlanıyor. Bunu özellikle yaptığım seyahatlerde fark ettim.
Sistemimi paylaşırken en dikkat ettiğim husus , kişilere sunduğunuz beslenme modelinin ulaşılabilirliği ve ekonomik olarak yansıması. Aslında sürekliliği bu sağlıyor. O yüzden ben daha çok evimizdeki ürünlerin doğru pişirilme ve doğru birleştirilme şekli ile ilgileniyorum. Bu ne demek ; küçük değişimler karbonhidrat ve protein dengeleri, hangi besini hangi besinle tüketmek. Pişirme yöntemimizin sebzeyi yada eti getirdiği hal.
Çakra Healing beslenme teknikleri nelerdir?
Çakra beslenmeleri alan olarak keyif aldığım bir alandır . Çakra çakra anlatırsak;
Kök Çakra ; Kırmızı çakra olarak bildiğimiz çakramızdır. Temel konusu hayatta kalma içgüdüsüdür. Bağırsak ile ilişkilendirilir. Mesela kabızlık yada ishal gibi sorunlarımız var ise bu çakra için çalışabiliriz. Besinleri Nar, havuç, kırmızı turp, kırmızı biber, karabiber ,soğan, pancar, fıstık ezmesi sayılabilir.
Sakral Çakra; Turuncu çakramızdır. Konusu cinsellik ve yaratıcılık, elementi su’dur. Doğurganlık , tıkanıklık, yaratıcılık ile ilgili sorunlarımız için çalışacağımız çakramızdır. Besinleri; Mango, portakal, çilek , ceviz, badem , keçiboynuzu, vanilya, tarçın, kimyon, hindistan cevizi olarak sayılabilir.
Solar Pleksus Çakra; Nam-ı diyar güç çakramız.Rengi sarıdır. Elementi ateş. İrade merkezi gibi çalışır adeta. Hatta yemekle olan ilişkimizi belirleyen çakramız diyebiliriz. Besinleri; süt, yoğurt, zencefil ,nane ,rezene, melisa, sarı mercimek, pirinç, ay çekirdeği olarak sayılabilir
Kalp Çakrası; Yeşil çakramız. Sevgi ile ilgilenir, kendimizi sevmek ile özellikle. Besinleri; brokoli, kara hindiba , adaçayı, kekik, kereviz, ıspanak, yeşilçay ,reyhan olarak sayılabilir.
Boğaz Çakrası; Mavi çakra. Kendini ifade etmek ile ilgilenen çakramızdır. Tiroid bezleri üzerinde çalışır. Bedeni dinleyerek yiyecek seçmeyi bu çakramız destekler. Besinleri; Su, bitki çayları, elma, şeftali ,greyfurt, limon olarak sayılabilir
Alın Çakrası; nam-ı diyar üçüncü gözümüz. Rengi koyu mavidir. Hipofiz hormonu ile ilişkilidir. Sezgilerimizi temsil eder. Besinleri, üzüm, kırmızı şarap, haşhaş , ahududu, yaban mersini , böğürtlen olarak sayılabilir.
Tepe Çakrası; nam-ı diyar Taç Çakramız. Ruhsal farkındalığa ve aydınlanmaya aracı olur. Rengi mordur. Besinleri patlıcan, lahana, üzüm, mürdüm eriği, ardıç olarak sayılabilir.
Akıl-Beden-Ruh sağlığı dengelenmesinde en uygun beslenme tarzı nasıl olmalıdır?
Ben her bedenin her ruhun kendi dinamikleri olduğuna inanıyorum. Bu konuda genel bir yöntem çok inandığım bir şey değil. Tabi ki temiz bir bağırsak florası bize bu dengeleme sürecinde en yardımcı yöntem olabilir. Beslenme şeklimize ekleyeceğimiz probiyotikler fermente yiyecekler çok faydalı olabilir.
Sizce insanın duygusal gelgitleri yemek yeme alışkanlıklarını neden bu kadar etkiliyor?
Duygusal yemek yemek diye bir durum var. Bu konuda kendimde söyleme yeterliliği gördüğüm husus; yemek yemenin bedenimiz , bağışıklık sistemimiz ve sağlıklı bir flora için yapabileceklerimizdir. Gaps diyeti gibi dünyada yapılmış birçok araştırma var. Ve gerçekten oldukça olumlu sonuçlarını görüyoruz. Bağırsaklarımızın 2. beyin olduğunu artık bilimde kabul ediyor. Sağlıklı enzim sağlıklı bir beden ve ruh sağlığı demek. Bu sistemle iyileşen birçok insan gördüm. Duygularımızın yönettiği bir zihin değil, sağlıklı enzimlerle rahatlattığımız bir duygu durumu olmalı hedefimiz.
Sizce aşk ve Yemek arasında nasıl bir bağ var?
Ben yemek yapmaya da yemeğe de hep aşık biri oldum. O yüzden tabağıma hep özen gösteririm aramızda ki aşk bitmesin diye. Misafir sofrası kavramını kendi hayatıma taşıdım. Bunu her eğitimimde de paylaşırım. Önceliğimiz kendimize yaptığımız sunumlar. Ancak o zaman iyi bir ev sahibi olabiliriz. Mesleki olarak geldiğim noktada bu konuda iyi bir gözlem yeteneği kazandım. Bir kişinin yemek yeme biçimi , onun yaşam biçimini anlatan bir anahtar gibi adeta. Aşk ile ilişkisini de . Yemek yemek tutkulu bir aşk bence, hiç bitsin istemeyeceğiniz türden.
Sizce bundan 50 yıl sonra dünyanın yemek yeme kültürü ve insanın beslenme alışkanlıklarında ne gibi değişiklikler olacaktır?
Gördüğüm kadarıyla insanlar artık bedensel farkındalık üzerine çalışıyor. Eskiden 3 çeşit yemek yerken 1 öğünde şimdi tek çeşit yiyoruz . Gitgide daha organik ve sağlıklı yemekler yemeye başladık. O yüzden bu anlamda dünyanın obeziteye gideceğini değil daha bedensel farkındalığa gideceğine inanmak istiyorum.
Bizlerle paylaşmak istediğiniz özel bir tarifiniz ne olurdu?
Her yemeğin bir hikayesi bir ritüeli olduğuna inanırım. Yaşamı en basit ile zenginleştirmeyi keşfettiğim de bunu holistik olarak en iyi böyle paylaşabileceğimi de keşfetmiştim. Olmayanı yapmak yepyeni cümleler kurmak gibi kaygım yok. Tam tersi sadeliğin olağanüstü huzurunu sunmak olmalı belki de niyet. Yemeklerim ki şifa doğanın bize sunduklarını dönüştürmekten geçer. Şifa niyetiyle yapılan her yemek kişinin kendine yapacağı en özel tarif olacaktır.
Tuba Gürcan’a bu keyifli söyleşi ve değerli bilgileri için çok teşekkür ediyoruz.
Her birimiz kendi mutfağımızda bu paylaşımlar ışığında Holistik bir Dünya yaratabiliriz.
Her adımda ve nefeste, evrenin sonsuz sevgisi size rehberlik etsin…