Can KAYACILAR; Bir Tavuktan Ortalama Kaç Kg Tüy Çıkar?
Soru garip, ama konunun gideceği yere inanın çok şaşıracaksınız..
Türkiye'de 2 milyon ton tavuk eti tüketiliyor. Peki ya bu tavuklar üretilirken, kaç bin ton tüy çıkıyor? Hiç merak ettiniz mi?
Tüyler önemli.. Neden olduğunu sonra söyleyeceğim.
Tavukların toplam ağırlığın %4-5'i tüyden oluşuyor. Verilen rakamlara göre Türkiye'de toplam tüy oranı 500.000 ton!
Ve sıkı durun bir şey daha söylemek istiyorum.. Bu tüylerin bileşen olarak, içerik olarak %80'i.. Evet evet tam olarak en az %80'i PROTEİN..
Ne söyleyeceğimi çok iyi tahmin ediyorsunuzdur.
Hadi gelin tavuk tüylerinden bu proteini iyice, steril koşullarda saflaştıralım. Ve tavuk tüyü proteini ve hatta peptitler elde edelim. Emin olun o kadar çok yerde kullanılır ki.. O kadar çok gıdanın zenginleştirilmesinde kullanılır ki anlatamam!
Fleksitaryen beslenme için ideal.. Hem yüksek kalite hayvansal protein, hem de atıklardan elde edilmiş bir ürün..
Ülkemizdeki protein kaynaklarını açıklamaya devam edeceğim. Yüksek katma değerli o kadar çok ürün üretilebilir ki.. Teknolojimiz var, bilgimiz var.. Sadece geriye YAPMAK kalıyor!
Bu konuda yatırımcılara ihtiyacım var.. Onlar bizim kurmak istediğimiz muhteşem geleceğe destek olacak insanlar!
Türkiye'nin birey olarak günde hiç protein tüketmezse 4000 ton proteine ihtiyacı var. Sadece tavuk tüyü proteinlerinden bu ihtiyacı 100 gün tamamen sağlayabiliyorsunuz! Yani Türkiye'nin devasa protein ihtiyacına muhteşem bir çözüm.
Tavuk tüyünden yüksek saflıkta protein eldesi.. Çok uçuk geliyor değil mi? Değil aslında.. Pek de mümkün!
Can KAYACILAR Kimdir?
1984 yılı, İstanbul doğumludur. Abant İzzet Baysal Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nden Lisans derecesini aldı. İstanbul Üniversitesi Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü Sinirbilim Bölümü’nden Yüksek Lisans derecesini aldı. Aynı enstitüde Doktora çalışmalarını sürdürmektedir.
8 yıl boyunca deneysel hayvan çalışmaları gerçekleştirdi. Antioksidan özellik gösteren bileşenlerin deneysel hayvan modellerinde moleküler düzeyde sağlık etkilerini araştırdı. Deneysel hayvan modeli olarak Alzheimer, Parkinson, Depresyon, Bağımlılık, Beyin İskemi - Reperfüzyon modelleri gibi birçok deneysel modelli sıçanlar, fareler ve guine pigler üzerinde çalıştı.
2012 yılında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na sunduğu “Bitkilerden Elde Edilen Fitokimyasalların Nanobiyoteknolojik Yöntemlerle Biyoyararlılıklarının Arttırılması” projesi Teknogirişim yatırım programında ülke birincisi olarak seçildi. İstanbul Üniversitesi Teknokent’inde bir laboratuvar kurarak çalışmalarına devam etti.
KOSGEB, TÜBİTAK ve Sanayi Bakanlığı’nın açtığı proje programlarının tümünü çeşitli projelerle kazandı ve hepsini başarılı bir şekilde tamamladı.
Temel ilgi alanı gıdaların farklı biyobileşenlerce zenginleştirilmesi, bu biyobileşenlerin gıdalarda tespiti ve nihai olarak Fonksiyonel Gıda Geliştirilmesi ve üretimidir.
Fonksiyonel gıdalarla ilgili çalışmalarımızı daha da güçlendirmek ve yaygınlaştırmak amacıyla bir yatırımcı da bularak İstanbul Üniversitesi, Avcılar Kampüsü, Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nde 3100 m2’lik bir araştırma merkezi kurdu.
Sankara Beyin ve Biyoteknoloji Araştırma Merkezi olarak konumlandırılan araştırma merkezi 10 araştırma laboratuvarı ve 3 adet endüstriyel üretim tesisi ile donatıldı. Bu merkezde 3,5 yıl boyunca Genel Müdürlük yaptı ve burada yapılan çalışmalarda onlarca farklı gıda ürününü ülkeye kazandırdı.
Özellikle bitkisel proteinlerce, lifçe, prebiyotik ve probiyotiklerce zengin ürünlerin üretilmesini ve toplum sağlığının bu şekilde korunmasını sağlamayı amaçlamaktadır.