“Sevdiğim Sözler”
Bir dostun! üzüntüsüne herkes sempati duyabilir, bu çok kolaydır. Bir dostun başarısına sempati duyabilmek ise çok sağlam bir karakter gerektirir.
"Unutmayın Güzel Lezzetler Nazik Dokunuşlar İle Başlar"
Çok zaman önceydi…!!!
O kadar zaman önceydi ki zaman diye bir şey yoktu. İnsanlar güneş doğup batıncaya kadar yaşıyorlardı hayatı. Bir daha hiç olmayacakmış gibi dolu ve anlamlı. Derken zaman diye üç parçalı bir şey icat etti insan. Bir parçasına dün dedi, diğer parçasına bugün, öteki parçasına da yarın.Sonra fesat karıştı zamana ve insan bugünü unuttu.Dünü düşünüp pişman oldu, yarını düşünüp telaşlandı; ama işin ilginç tarafı tüm telaş ve pişmanlıkları güneş doğup batıncaya kadar yaşadı.
Farkında olmadan rezil etti bu gününü.
Oysa yarın, bugüne dün diyor, dünde bu gün için yarın diyordu; bir türlü beceremedi. Bir eliyle yarına, diğer eliyle düne yapıştı.
Bu günü eline yüzüne bulaştırdı...
Mutsuz oldu insan. Ve ne gariptir ki yarının telaşı da, dünün pişmanlığını da hep bugün yaşadı; ama bugünü hiç yaşayamadı.
Ne yarın ne de dün!!!
Herkesin Bir Sonbaharı Vardır.
Kiminin Yaşamadan Yaşlandığı,
Kiminin Yaşlanmadan Yaşadığı…!!!
C.Sıtkı Tarancı
Affetmek...
Nefreti aşmanın tek yolu var: Affetmek.
Başkalarını affettiğimizde biz özgürleşiriz.
Nefret yaşamdan zevk almamızı, insanların güzel yanlarını görmemizi engeller.
Hiç kimse saf iyi ya da saf kötü değildir.
Affetmek insanı derinleştirir.
Diğer insanın da sizi affetmesini, değişmesini veya sizin istediğiniz gibi olmasını beklemeyin.
Çünkü affetmek bir seçimdir.
Kimsenin zorlamasıyla affetmek mümkün değildir.
Affetmek bir süreçtir. Birdenbire affedişler bile bir sürecin ürünüdür.
Affetmeyi seçtiğinizde kimse size borçlanmayacaktır. Yani koşullu affetme yoktur.
Fakat özgürleşmek için gereklidir.
Çoğu insan affetmenin nefret ettiği kişiyi suçsuz ya da haklı bulduğu anlamına geleceğini sanır.
Oysa affetmek, geçmişteki anıların boyunduruğundan kurtulmak,
yaşamımızı kontrolü altında tutmasına son vermek demektir.
Affetmek, o kişiyi sevmek değil.
Affetmek, o kişiyle konuşmak zorunda olmak değil.
Affetmek, o kişiyle ilişkiyi sürdürmek değil.
Affetmek, o kişinin beklentileri doğrultusunda davranmak değil.
Affetmek, o kişiyi kucaklamak değil.
Affetmek, o kişiyi suçsuz bulmak değil.
Affetmek, o kişiyi hakli bulmak değil.
Affetmek, o kişinin verdiği zararları telafi etmek için çaba göstermemek değil.
Affetmek kırgınlığın, kızgınlığın, nefretin hapishanesinden özgürlüğe çıkmaktır.
Affetmek artık acıyı hissetmemektir. Yapılanları zihinsel olarak unutmak zaten mümkün değildir.
"Duygusal unutma" affetmenin diğer adıdır."
Franklin bir çocuğa bir elma vermiş.
Çocuk çok sevinmiş. Bir elma daha vermiş. çocuk daha çok sevinmiş.
Bir elma daha verince çocuk sevinçten deliye dönmüş.
Ve bir elma daha verince, çocuk dört elmayı elinde zapt edememiş, sonuncusunu da düşürmüş yere...
Bu sefer ağlamaya başlamış çocuk.
Hayat böyledir işte...
Hayal etmediğimiz bir saadete eriştikten sonra, Onun bir lokmasını dahi kaybetmek bizi perişan eder.
"Keyifler değildir yaşamı değerli yapan....
Yaşamdır, keyif almayı değerli kılan"
Unutmayın öldüğünüz zaman, yapılacak işler listeniz hala dolu olacaktır…
Unutmayın ki öldüğünüz zaman hala listenizde tamamlanmamış işler olacak ve bu işler sizin yerinize başka birileri yapacaktır…
O halde artık, yaşamınızın değerli anlarını sonradan pişman olacağınız biçimde harcamayın.
Okumak için vakit ayırdığınızdan dolayı, teşekkür ederim.
Damak Tadınızdan Bir Tutam Lezzet eksik olmasın
Unutmayalım. Güzel lezzetler, Nazik Dokunuşlarla Başlar…
Öğüt...
İnsanlar vardır şafak vaktinde doğarlar akşam ezanında ölürler..
Avun oğlum avun güçlüsün kuvvetlisin kelamlısın ama bunları....
Nerede nasıl kullanacağını bilemezsen öfken ve nefretin bir olup aklını yener.
Sabah rüzgarlarında savrulup gidersin daima sabırlı sebatlı ve iradene sahip olasın.
Dünya senin gözlerinin gördüğü gibi büyük değildir.
Bütün fethedilmemiş gizemler bilinmeyenler görülmeyenler ancak senin...
Fazilet ve erdemlerinle gün ışığına çıkacaktır. Ananı, atanı say bereket...
Büyüklerle beraberdir. Bu dünyada inancını kaybedersen yeşilken...
Çorak olur çöle dönersin. Açık sözlü ol her sözü üstüne alma...
Gördün söyleme bildin bilme sevildiğin yere sık gidip gelme kalkar...
İtibarın muhabbet olmaz. üç kişiye acı cahiller arasındaki alime...
Zenginken fakir düşene hatırlıyken itibarını kaybedene.
Unut maki yüksekte yer tutanlar aşağıdakiler kadar emniyette değildir.
Haklı olduğunda mücadelenden korkma.
‘’Bilesin ki atın iyisine doru; Yiğidin iyisine deli derler.’
Dostlarınıza Dostluğunuzu Hissettirin....
Günaydınlar Dostlar Sağlıklı Huzurlu Ve Bereketli Güzel Bir Hafta Diliyorum.
Türk Aşçı Haberleri Not;