Yörük Peyniri...
Şef Selma Atabey
Yörük ne anlama gelir? Yörük nedir? derseniz etimolojik olarak “yörümek” kelimesinden geldiğinden yola çıkarak, hareketli olan, bir yerde sabit durmayan, yer değiştiren gibi anlamlarda görmek mümkündür.
Dolayısıyla Yörük demek sabit bir yerde yaşamayan, yerleşim yerini şartlara göre değiştiren, aradaki mesafeyi yürüyerek kat eden, dolayısıyla tarımdan ziyade hayvancılıkla uğraşan topluluklar demektir. Çıkış noktası Orta Asya Türkleridir ve günümüze gelene kadar farklılaşarak da olsa devamlılığını korumuş bir yaşam şeklidir.
Farklılaşmaktan kastım tamamen göçebe bir hayat sürmek ve yarı göçebe hayat sürmek gibi farklılıklar. Yarı göçebelikte biraz sabit yerleşimden söz edilebiliyorken göçebelikte tamamen bağımsız bir yaşam şekli söz konusu biliyorsunuz.
Yazın serin kışın daha korunaklı yerler tercih ediliyor. Tercihler yapılırken ise tamamen hayvanların beslenmesi dikkate alınarak yer tespiti yapılıyor.
Yarı göçebelikte yazın gidilecek yerde kışın kalınacak yerde sabit ve aynı dönemlerde göçler ile yaylak ve kışlaklara yerleşim sağlanıyor.
Çoğu kaynakta Yörük ve Türkmen aynı anlamda kullanılmakta. Ancak şu ayrım önemli. Her Yörük Türkmen’dir ancak her Türkmen Yörük değildir. Bu göçler ve yerleşik olmayan hayat Yörüklerin yetiştirdiği hayvanların ne olduğunu, kullandıkları araç gereçleri ve hatta mutfak kültürlerini şekillendirmektedir.
Hareketli ve beslenmek için diğerlerine göre daha aktif olan keçiler daha çok tercih edilmiştir Yörük kültüründe. Hatta Karakeçililer, kızıl keçililer gibi isimlerle anılmışlar.
Hayvanlarına davar diyorlar çünkü davar keçi veya keçi sürüsü demek. Davar tercih etmeleri ile kıl çadırlar kullanılmaya başlanmış mesela. Kışlık yiyecekler kıl çuvallarda saklanmış hatta peynir bile deri tulum içerisinde muhafaza edilmiş. Bu mutfaklarına da yansımış.
Örneğin peynirler keçi sütünden yapılmış ve tulumlar içerisinde muhafaza edilmiş. Nam-ı diğer tulum peyniri.
Hatta peynirlerinin şırdan ile mayalandığı biliniyor ve hala bu kültür birçok yerde devam ediyor. Şırdan nedir biliyorsunuz değil mi? Şırdan hayvanın bağırsak ve midesinin birleşim noktasında bulunan bir bölüm. Yani hayvanın bağısak florasında bulunan bakteriler vasıtasıyla mayalama yapılmış yıllarca ve dediğimiz gibi hala devam ettirilen yerler var.
Günümüzde ise peynir mayaları da kullanılıyor aynı Yörük peyniri üretiminde ve tulum yerine bidonlara da basılıyor artık günümüz şartlarında. Ama bunu yaparken “Aslında tuluma tepilir” veya “Aslında şırdan ile mayalanır” diyorlar.
Hatta şimdiki hastalıkları bu doğal üretim ve muhafazalardan uzaklaştıkça bulduklarına dair de ifadeler mutlaka kullanıyorlar.
Bu konuya var olan, ataların kullandığı yöntemle devam etmedikleri için belki de suçluluk duyarak rahatsızlıklarını ifade ediyorlar. Ama bu bile bana özlerine ne kadar bağlı olduklarını ve yapmasalar dahi unutturmayacaklarını hissettiriyor aynı zamanda.
Bugün Temel köyünden Fatma Avcı'ya misafiriz. Kendisine misafirperveliği için çok çok teşekkür ederim. Fatma hanım bize Yörük peyniri yapacak ama maya ile ve plastik bidonlarda.
Ama ilk fırsatta hem diğer peynir çeşitlerimizi hem de yıllar öncesinde kullanılan özel yöntemleri ile çekimlerini yapacak ve sizlerle paylaşacağım.
En Eski Peynir Tariflerinden Yörük Peyniri Nasıl Yapılır?
Yörük Mutfak Kültüründen Yörük Peyniri İçin Kullanılan Malzemeler;
* 10 Litre Süt,
* 1 Kaşık Peynir Mayası,
* Kaya Tuzu
En Lezzetli Peynir Tariflerinden Yörük Peyniri Yapılış Tarifi;
Süt sağılma ısısında mayalanıyor yani yaklaşık 35- 40 derece aralığında. Bunun için süt sağıldıktan hemen sonra yapılabildiği gibi, bekletilirse 40 derece civarında ısıtılarak da mayalama yapılabiliyor.
Süt sağıldıktan sonra mutlaka süzekten geçiriliyor yani süzülüyor. Sonra yeterli ısıda ise ölçülü mayası ilave ediliyor ve üzeri kapatılarak mayalanması için bekletiliyor.
Yaklaşık bir saat kadar sonra sütün içerisinde topaklanmalar ile peynir mayalanmış oluyor. Bu peynir bez torbalara dökülerek hem suyundan süzülmüş hem de bütünlüğünü sağlayabilsin diye sıkıştırma yapılması sağlanıyor.
Bez içerisindeki peynir kol gücü ile iyice sıkılarak bir gece bekletiliyor. Ertesi gün taze haliyle yemek istenirse az tuzlanarak yenmeye hazır hale getirilebiliyor.
Ama olgunlaştırılması ve dolayısıyla sertleştirilmesi daha aromatik ve özel bir tada ulaşmasını sağlıyor.
Nitekim Yörükler taşınması kolay ürünleri üretebilmek ve uzun süre dayanıklılığı sağlamak konusunda mutfağa ciddi kazanımlar sağlamıştır biliyorsunuz. Bunu için ise bu aşamada kaya tuzu öğütülüyor. Dilimlenen, kıyılan peynirlerin her tarafı bu öğütülmüş peynire bulanarak bir kazana alınıyor.
Kapağı kapatılarak yaklaşık bir gün direk güneş almayan havadar bir yerde bekletiliyor. Bu bekleme sırasında tuzun etkisiyle peynir suyunu salıyor ve tuz peynire iyice işliyor. Ertesi gün bu peynirler bidonlara alınıp saldığı suyu ile üzerini örtecek kadar dolduruluyor. Sıkıca kapatılarak serin bir yerde 1 sene muhafaza edilebiliyor.
Evinizin bereketi, damağınızın tadı ve elinizin lezzeti eksilmesin. Sağlıkla kalın.