Kapıdağ-Erdek soğanı
Sahrap Soysal
Kapıdağ yarımadasında yetişen mor soğanlar coğrafi işaret alarak tescillendi. Soğan kısmının rengi kıpkırmızı ve oldukça sulu bir lezzete sahip bu soğanın tadına doyulmaz.
Kapıdağ yarımadası, Balıkesir ilinin Erdek ilçesinin kurulduğu bir kara parçası. Benim içinse 1970 ve 1980’lerde Ankara’dan yaz kamplarına gittiğimiz bir tatil beldesidir.
Canlı müzik gruplarının çaldığı, en lezzetli mısırları yediğimiz bu eğlenceli çay bahçelerini çok severdim. Yıllar sonra bir manavdan mor renkli soğan alırken, yanındaki tabela dikkatimi çekmişti.
“Kapıdağ-Erdek soğanı” yazdığını görünce merak edip manava sormuştum. O da “Abla dünyanın en lezzetli balık salatası bu mor soğanla yapılır” demişti.
O gün bugündür, kabuğu koyu mor renkli olan Kapıdağ soğanını görünce hemen alırım. Kabuğu 6, 7, 8 katmanlı, soğan kısmının rengi kıpkırmızı ve sulu bir lezzete sahip bu soğanın tadına doyulmaz.
Yöresel ürünler ve coğrafi işaretler araştırma derneği YÜCİDER ve Prof. Dr. Orhan Tekelioğlu’nun yayınladığı ansiklopedik bir dergide mor soğanın öyküsüne rastladım.
Çok sevdiğim bu soğanın coğrafi işaret almasını yani tescillenmesi ve markalaşmasını heyecanla okudum.
Erdek Ticaret Odası Başkanı Özlem Sarı’nın 2014 yılında, yol arkadaşım dediği 9 kadınla birlikte kurduğu Bereketli Eller Kooperatifi de mor soğanın ilham veren yolculuğunu başlatmış.
Kapıdağ yarımadasında yaşayan birçok kadın, mor soğanın filesinin örülmesinden toplanmasına, tartılarak etiketlenmesine kadar tüm aşamalarda çalışıyor.
Önce Metro Marketler zinciriyle başlayan pazarlama ve satış girişimleri, bugün pazar payını artırarak büyümeye devam ediyor. Kadın üretiminin, kadın girişimciliğinin ve kadın emeğinin ön plana çıktığı böylesi projeler her zaman göğsümü kabartmıştır. Başarılarının tüm kadınlara örnek olmasını diliyorum.
Anadolu’nun Özgün Lezzetleri
Mardin’in bulguru, siyah sofralık zeytinin en güzeli olan Gemlik zeytini, Alanya’nın avokadosu, Fenike’nin eşsiz portakalı, Kırklareli’nin kıvırcık kuzusu, Aydın’ın inciri, Tekirdağ’ın köftesi, Edirne’nin tava ciğeri, Taş Köprü’nün sarımsağı, Vakfı Kebir’in ekmeği, Diyarbakır’ın örgü peyniri, Antalya’nın nefis tahinli piyazı, Gaziantep’in fıstıklı baklavası gibi yüzlerce yöresel ürünümüz, coğrafi işaret belgesiyle taçlandırıldı.
Saydığımız bu özgün lezzetlerin ortak özelliği, üretildikleri ya da yetiştikleri coğrafyayla özdeşleşmiş olmaları.
Tarihsel ve geleneksel boyutları da olan bu şanlı şöhretli yiyeceklerimiz aynı zamanda da kültürel mirasımız.
Türk Patent Enstitüsü’nün verdiği coğrafi işaretle ülkemizin şöhret kazanmış yüzlerce yerel yemeği ve gıda ürünleri kayıt altına alınarak arşivleniyor ve korunuyor.
Böylece en önemli kültür zenginliklerimizden olan mutfağımız, yöresel yiyeceklerimiz markalaşma yönünde adım atmış oluyor.
Türk mutfağına büyük değer katan bu çalışmaların temelini atan Metro toptancı markete, Prof. Dr. Orhan Tekelioğlu ve ekibine çok şey borçluyuz.
Çalışmaları okudukça heyecanım artıyor. Benim gibi Türk ve Anadolu mutfağını, yöresel gıda ürünlerimizi anlatmaya gönül vermiş herkesin, coğrafi işaret projesine destek vereceğine inanıyorum.
Bu arada sırada bekleyen Alanya muzu, Manavgat susamı, Urfa peyniri, Bolu kozalak reçelinin ve künefelik peynirin yolu açık olsun.
Kaynak: hurriyet