Sivas Köftesi Tarifi

Sivas Köftesi Tarifi

Evliya, Defterdarzade Mehmed Paşa'nın mutfağında pişen nefis yemekler için "bir vüzera sofrasında görmedim"...

Sivas Köftesi Tarifi; 
Sivas Köftesi Kullanılan Malzemeler
 
*    1,25-1,5 Kilo Kıyma
*    2-3 Adet Domates
*    4-5 Adet Yeşil Biber
*    1 Adet Yumurta Beyazı
*    1-1,5 Yemek Kaşığı Tuz
 
Sivas Köftesinin Hazırlanışı
Yukarıda verilen malzemeler hazırlandıktan sonra Sivas köftesini pişirme aşamalarına başlanabilir. İlk olarak kıyma, uygun miktarda tuzla yoğrulur ve köfte hazırlamaya uygun bir şekilde çektirilir. Daha sonra bu çektirilen kıyma yoğrularak buzlukta bir gün dinlenmeye bırakılır.
 
Bir günlük dinlenme sonrasında Sivas köftesini pişirme işlemlerine başlanabilir. Bunun için ilk olarak hazırlanmış olan yumurta beyazı eller iyice temizlendikten sonra avuç içine sürülür ve yumurtalı ellerle kıymadan uygun büyüklükte parçalar koparılmaya başlanır. 
 
Dikkat Edilmesi Gereken Husus; 
köftelerin düz ve yassı şekilde olmasıdır. Sivas köftesi, bildiğimiz normal köfteler gibi veya Tekirdağ köftesi gibi fazla et kalınlığına sahip olmamalıdır. 
 
Nefis Köfte Tariflerinden Sivas köftesi;
Anadolu Türk kültürünün önemli ayaklarından biri olan Sivas yöresine özgü, Anadolu kültürünün herkesçe bilinen, son derece lezzetli bir unsurudur. İtiraf etmek gerekir ki gerçek bir Sivas köftesi pişirmek ustalık gerektirir. Ama gerekli malzemeleri temin ettikten sonra tabi ki herkes amatör bir şekilde ortalama lezzette Sivas köftesi yapabilir. 
 
Sivas köftesinin En büyük özelliği olarak, söylendiği gibi düz ve yassı şekilde olmalıdır. Kıymalar yumurta beyazıyla beraber bahsedildiği gibi şekil verildikten sonra bir tavada yağsız olarak ya da ızgarada kızartılır. Sivas köftesi artık hazırdır, geriye soslarıyla süslemesi kalmıştır. 
 
Bunun için de hazırlanmış olan domatesler ve biberler dilimlenerek beraber kızartılır. Bu karışım da kızartıldıktan sonra Sivas köftesinin üzerine serpilir ve tabaklara konur. Artık Sivas köftesi servis etmeye hazırdır. Afiyet olsun.
 
Evliya Çelebinin Ve Yabancı Seyyahların Kayıtlarında Osmanlıda Saray Mutfağında “köfte” Hakkında Bazı Dipnotlar;
Defterdarzade Mehmed Paşa'nın aşçılarıyla ilgili anlatılanlar, saray çevresi mutfağının üstün niteliğini yansıtıyor. Eldiven takmak mecburiyetinde olan bu aşçıların her biri ayrı bir konuda uzmandır: hamurcu, kebapçı, köfte kebapçı, yahnici, tatlıcı, çorbacı, dolmacı ve kıymacı. Yeni ve lezzetli bir yemek icad eden aşçılar da ödüllendiriliyor, giysisi, eli veya tırnağı kirli bulunanlar iki yüz kızılcık değneği yiyordu. 
 
Dolmacı ve kıymacı ve köfte kebabcıların kullandıkları etlere sinek konmaması için sık balık ağından özel çadırlarda saklanıyordu. Evliya, Defterdarzade Mehmed Paşa'nın mutfağında pişen nefis yemekler için "bir vüzera sofrasında görmedim" diyor [II 190-191].
 
Bütün bunların yanı sıra peynir, kaymak ve şekerle yapılan dane, ıspanaklı ve köfteli dane-i bulgur, ta’am-ı çömlek, erz-i şir (bir tür sütlaç), sabuniye ve şekerle hazırlanan bir tatlı daha vardı. Muhtemelen tatlı olan bir başka çeşit de ‘idiye diye kaydedilmişti, burada büyük olasılıkla zerdenin eşanlamlısı olarak kullanılmıştı. Zerde mönüde sıralanmamıştı, fakat şerhinde zerde-i ‘idiye diye bir kez geçiyordu.
 
Ardından börek-i hürde, börek-i bohça, börek-i pazar, tavuklu (makiyan) börek-i sini, börek-i dil, peynirli ve kaymaklı börek gibi börek çeşitleri geliyordu.Zaten bu zengin ikramlardan sonra sıra yemeğin en dişe dokunur kısmında, yani et yemeklerindeydi. Bu kısım koyun eti yahnisi (yahni-i guşt) ve tavuk yahnisi (yahni-i makiyan) ile başlıyordu. Bu seride on iki farklı kebap çeşidi vardı: koyun kebabı (kebab ı guşt), tavuk kebabı, güvercin kebabı, kaz (bat) kebabı, ördek kebabı, ızgara köfte (cızbız), külbastı (ke- bab-ı kül basdı), avcı kebabı (kebab-ı şikâr), kebab-ı sarma köfte, kebab-ı şiş ve kebab-ı böbrek sarma.
 
Yemeğin planlamasından sorumlu olan görevli ziyafete renk katmak için üç ara çeşit koymuştu: kavuçma-i çüban, zırba-ı ‘asel (bir çeşit muhallebi) ve kurutulmuş kabaktan yapılan bir yemek. Doruk noktasına ise hepsi sirke ile hazırlanan koyun paça, işkembe ve baş ile varılıyor, sona doğru şirden mumbar, soğuk söğüş-i guşt (söğüş et), soğuk söğüş-i piliç ve sucuk-ı selhçe (?) geliyordu.Gılman-ı enderunun payına düşen yemekler bu zengin, gerçekten sultanlara layık ziyafete tezat oluşturuyordu: dane-i sade, zırba-ı ‘asel ve zer- de-i 'asel.
 
Mardin’de halen pek çok aile bulgur çeşitlerini kendi evlerinde alıp yıkayıp, haşladıktan sonra değirmene gönderip, çeşitli iriliklerde öğüttükleri buğdaydan elde etmektedirler. Yakın zamana kadar mahalleleri ev ev gezen küçük çaplı bulgur makineleri evlerin damına veya avlusuna kurularak buğdaydan ailelerin ihtiyacı kadar çeşitli büyüklüklerde (pilavlık bulgur, şişê bulguru, köftelik bulgur vs.) yapılırmış. Eleme işlerini ise evin hanımı moxıl (elek) ile bulguru kabuklarından ayırır ve farklı irilikleri ayrıştırır. En yaygın yiyeceklerden çiğ köfte ve pilavın ana öğesi olması bulguru beslenmede ön plana çıkarır. Ayrıca çorbalar için “dövme”, köftelik bulgur da (ismeyd) içli köfte yapımında kullanılır.
 


Türk Aşçı Haberleri Ve Güncel Mutfak Haberleri Not::
Eğer sizde mesleki haberinizin yada tarifinizin web sitemizde yayınlanmasını istiyorsanız; "Haberini Yada Tarifini Paylaş" sayfamızdaki kriterlere uygun bir şekilde uygun içeriklerinizi bize gönderebilirsiniz. Türk Aşçı Haberleri internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, röportaj, fotoğraf, resim, sesli veya görüntülü şair içeriklerle ilgili telif hakları www.turkascihaberleri.com 'a aittir. Bu içeriklerin iktibas hakkı saklıdır. İlgili haber kopyalanarak başka bir site tarafından yayınlanmaya ihtiyaç duyulduğu takdirde kaynak gösterilerek ve web sitemize link verilerek kullanıması mümkündür.


  • Facebook'ta paylaş

Bu Habere Yorum Yap

   
 
 

Benzer Haberler