Ebru Baybara Demir İle Sıfır Atık Belgeli İlk Havalimanı
İstanbul Havalimanı'nda israfın önlenmesi ve kaynakların daha verimli kullanılması hedefiyle havacılık sektörüne model olacak yeni bir proje hayata geçiriliyor. Havalimanında her gün toplanan ortalama 10 ton organik atığın yerinde ayrıştırılıp, dönüştürülmesiyle elde edilen kompostun çevre, park ve peyzaj alanlarında toprakla buluşmasından yüksek verim alındı. Bitkiler hızlı büyüdü, yüksek su tasarrufu elde edildi. İGA mühendisleri tarafından yürütülen ve henüz deneme aşamasında olan projede yüzleri güldüren ilk sonuçların ardından çalışmalara hız verildi.
Türkiye'nin ilk 'Sıfır Atık Belgesi'ni alan havalimanı olan İstanbul Havalimanı'nda, işletmeci İGA tarafından çevre ve sürdürülebilirlik uygulamaları kapsamında '
Biyobozunur Atık Yönetimi Projesi' hayata geçiriliyor. İGA Çevre Peyzaj Direktörlüğü Atık Sistemleri Operasyon Müdürlüğü ekipleri tarafından yürütülen; gastronomi uzmanı ve
Türk mutfağı şeflerinden Ebru Baybara Demir ile Marmara Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Barış Çallı'nın da destek verdiği 'Biyobozunur Atık Yönetim Projesi'ne yaklaşık bir yıl önce başlandı.
Her gün ortalama 150 ton atığın toplandığı İstanbul Havalimanı'nda; proje kapsamında yerinde yapılan ayrıştırmayla elde edilen ortalama 10 ton organik atık, komposta dönüştürüldü. Projenin ilk denemesi yaklaşık 2 buçuk ay sürdü. İstanbul Havalimanı'nda park ve peyzaj alanlarında kullanılan kompost üretimden yüksek verim elde edildiği, aynı zamanda su tasarrufu sağlandığı görüldü. Bu sonuçlardan sonra proje çalışmalarına hız verildi. 2023'ten itibaren günlük organik atık miktarının 30 tona çıkmasıyla birlikte kompost üretim miktarının da artacağı belirtiliyor.
Organik Atığın Komposta Dönüşümü
İstanbul Havalimanı'nda 26 bin metrekarelik alan içinde kurulu 4 bin metrekarelik Katı Atık Merkezi'ne her gün havadan ve karadan toplanan 150 ton atık; kâğıt-karton, ambalaj, cam, organik ve evsel olmak üzere 5 ayrı kategoride ayrıştırılıyor. Atık Merkezinde görevli özel ekiplerin tek tek ayırdıkları organik atıklar bir alanda toplanıyor.
İstanbul Havalimanında organik atıklar toprağa can veriyor
Organik atıklar, daha sonra kahverengi atık diye adlandırılan ağaç dalları, budama parçaları ve çim atıkları, iş makinesiyle harmanlanarak yığınlar halinde sıralanıyor. Sıcaklık ve nem kontrolleri yapılan yığınlar, yaklaşık 2 buçuk ay boyunca her gün karıştırıldıktan sonra kompost alanında beklemeye alınıyor. Bu işlemlerin sonucunda elde edilen kompost ise toprakla buluşturuluyor
"Sıfır Atık Belgesini Alan İlk Havalimanı"
Türkiye
gastronomi haberlerinde yer alan bilgilere göre, Projeye ilişkin açıklamalarda bulunan İGA Atık Sistemleri Operasyon Müdürü Doğan Aldal, "İGA olarak Türkiye'de 'Sıfır Atık Belgesi'ni alan ilk havalimanıyız. Bunu en kısa zamanda bir üst seviyeye taşıyacağız. Kendi içerisindeki atıkları kendi imkanıyla toplayan ve kendi içindeki kurduğu tesisle ayrıştırma yapan Türkiye'de tek havalimanıyız" diye konuştu.
Dünyadaki bütün büyük havalimanları içerisinde atık yönetimini kendisi yapan bir havalimanı hedefiyle yola çıktıklarını aktaran Aldal, "Atık Sistemleri Operasyon Müdürlüğü olarak havalimanımızda yemekhanelerden ve yemek firmalarından topladığımız organik atıklarımızı kendimize ait kamyonlarımızla birlikte Katı Atık Merkezi'ne getiriyoruz. Burada organik atıkları, içinde kompost olmaya müsait olmayan zararlı maddelerden ayrıştırıyoruz. Bunlar plastik, kağıt, metal gibi malzemelerden ayrıştırma işlemini yapıyoruz.
Burada ambalaj atıkları presleyip stoklamasını yapıyoruz. Daha sonra da lisanslı kuruluşlara gönderiyoruz ve ekonomiye kazanımını yapıyoruz. Şu anda 15 çeşit ürünü ekonomiye kazandırıyoruz" ifadelerini kullandı.
Doğan Aldal: Dünyaya Gururla Anlatacağız
Organik atıklardan kompost üretimi projelendirme çalışmalarının devam ettiğini belirten Doğan Aldal, şunları söyledi:
"Atıklarımızı 1/4 oranında kahverengi atık dediğimiz kurumuş ot, yaprak dallarıyla birlikte karıştırıp; her gün 'ph değeri'ni, sıcaklığını kontrol ederek iki buçuk ay süren çalışma yaptık. Bunu tamamen kendi müdürlüğümüz içerisinde görevli çevre mühendisi arkadaşlarımızla gerçekleştirdik. Oluşan kompostumuzu
topraktan tabağa bitki toprağıyla karıştırarak 5 milyon metrekare alanda peyzaj alanlarımızda değerlendirdik.
Kompostu kullandığımız ve kullanmadığımız alanlarda ayrı ayrı gözlem yaptık. Gördük ki kompost kullanılan alanda bitkilerin çiçeklerin büyüme hızı daha yüksek. Çünkü kompost kendi içerisinde birtakım mineralleri ve vitaminleri barındırdığı için büyüme hızına inanılmaz bir fayda sağlıyor. Diğer yandan kompost toprağı sürekli nemli tuttuğu için sulamada da çok ciddi şekilde tasarruf elde edilmiş oldu. Kaldı ki sulamayı da havalimanımızda oluşan atık suları arıtarak elde ediyoruz. Bu biraz da tasarrufun tasarrufu gibi oluyor.
Havalimanları sürekli büyür ve sürekli gelişir. Şu anda olmayan yemek firmalarının 2023'ten sonra havalimanına taşınmasıyla birlikte organik atık miktarı 30 tonlara kadar çıkacaktır. Yolcu sayımız ve çalışan sayımız arttıkça çıkacak organik atık miktarı da artıyor. Buna paralel havalimanının büyümesiyle beraber yeşil alanlarımızın metrekaresi de artıyor. Kompostu ilk etapta çevredeki yeşil alanlarımızda kullanıyoruz. Daha sonra iç mekan bitkilerinde de kullanarak verim elde edeceğiz. Bunu da dünyaya gururla anlatacağız."
"Dünyaya Örnek Bir Model Olabileceğini Görüyoruz"
Projede yer alan Sosyal Girişimci ve Şef Ebru Baybara Demir ise kompost üretiminin dünyada ilk kez Türkiye'deki bir havalimanında uygulanmasının çok gurur verici olduğunu söyledi. Demir, "Dünyanın kaynaklarının azaldığı bir dönemdeyiz. Üretimde kullandığımız enerjinin kaynağı doğa. Doğanın kendisini yenilemesine izin vermediğimiz için elimizdeki enerji üretim için yeterli olmuyor. Dolayısıyla tüketmemek değil daha az tüketmek; ama bilinçli tüketmek ve geri dönüşümünü sağlamak bizim en büyük hedeflerimizden bir tanesi.
Bunun dünyada ilk kez bir havalimanında Türkiye'de; kendi ülkemizde bir havalimanında uygulanması çok gurur verici. Sadece Türkiye'deki havalimanları için değil dünyadaki havalimanları için de önemli bir model olduğunu ve buradan alınacak modelin örnekleneceğini düşünüyorum. Bir havalimanında böyle bir dönüşüm sisteminin olması gerçekten merak uyandırıyor. Dünyaya örnek bir model olabileceğini görüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.