İşsiz Kalan Türk Mutfağı Şefi Yeni Yeteneğini Keşfetti!
İstanbul Beykoz'da yaşayan ve restoran ve otellerde aşçılık yapan Mustafa Avcı, salgın döneminde işsiz kalınca hobi olarak ağaç oyma işine başladı. Çürük ağaçlardan ürettiği sanat eserlerini satarak geçimini sağlayan yaşlı adam gençlere örnek oluyor
İstanbul Beykoz'da yaşayan ve salgın döneminde işsiz kalmasının ardından hobi olarak ağaç oyma işine başlayan aşçıbaşı Mustafa Avcı, ormandan topladığı çürük ağaçlardan ürettiği eserler ile ortaya sanat çıkarıyor. Avcı, ortaya çıkardığı eserleri satarak geçimini sağlıyor.
Beykoz Tokatköy Mahallesi'nde yaşayan Mustafa Avcı,
aşçıbaşı olarak otellerde çalışıyordu. Avcı, pandemi nedeniyle işsiz kalmasının ardından evinin bahçesinde ağaç oymacılığına başladı. Ablasına kuş evi yaptığında yeteneğini fark eden Avcı,
aşçılık mesleğinden hobi olarak başladığı ağaç oymacılığını mesleğe dönüştürdü.
Ormanlardan topladığı çürümüş veya kurumuş ağaç parçalarına hayat veren Mustafa Avcı, elindeki imkanlarla ürettiği ürünlerini kendine ait sosyal medya hesaplarından satışa sunuyor. Elindeki yetersiz imkanlarla bu ürünleri ortaya çıkardığını söyleyen Avcı, destek bulursa daha güzel işler yapabileceğini belirtiyor.
Ağaç oyma işine nasıl başladığını anlatan Mustafa Avcı, "Ben
aşçıbaşıyım. Pandemiden dolayı işsiz kaldım. Bahçede ablama yardım ederken kendisi benden bir kuş evi yapmamı istemişti. Kendisine kuş evi yaptıktan sonra çocuklarıma da bir ev yapayım diye düşündüm. Yaptığım ev büyük bir çiftlik evi gibi bir ev oldu.
Ondan sonra elimin yatkınlığının farkına vardım ve devam ettim. Hobi amaçlı başladım. Sonra çevremdeki insanların beğenisini görünce devam ettim ve ortaya bu yaptığım ürünler çıktı. Arkadaşlarım ve eşlerinin bahçelerinden söküp verdiği kök ve atık ağaçları değerlendiriyorum. Kendim de ormandan gidip atıkları, çürümüş dalları, kökleri toplayıp farklı objeler yapıyorum. Satış yapıyorum. Tezgah açıyorum" dedi.
İşsiz kaldıktan sonra geçimini ağaç oymacılığından sağladığını belirten Avcı, "Pandemi sebebiyle işsiz kaldığım için, kendime uygun bir iş bulamadım. Baktım ki elim yatkın evi de geçindirmek zorundayım. Tabii ki bu yaptığım işleri paraya çevirip maddi yönden bir gelir elde etmeyi düşündüm. Ve bu işe devam etmeye başladım.
Bir senedir de yaklaşık hemen hemen evimi bunlardan sağlamış olduğum gelirle geçindirmeye çalışıyorum. Hayal gücünün yanı sıra otel aşçılığı yaptığım dönemlerde sebze, meyve, karpuzlardan da el sanatları, süsleme sanatım var. Biraz da altyapım oradan kaynaklanıyor diyebilirim. Fakat bir de gördüğüm her dal, her ağaçta farklı bir hayal tasarlıyorum. Bir hayal gücüm oluyor.
Zamanla onu o aklımdaki objeye işliyorum ve ortaya böyle farklı ürünler çıkıyor. Çevremdeki insanların da beğenisini görüyorum. Gördükçe de hoşuma gidiyor ve mutlu oluyorum" şeklinde konuştu.