Aşçı Olmak...
Şef Ersin Yüksek
Elinin ayarı, gözünün kararı ve gönül verdiniz. Bu üçünü de sağladığınızı düşünüyorsanız siz bu meslek için doğmuşsunuz demektir.
Elin sıcak sudan soğuk suya girdiği, parmakların renklendiği, gözlerin yandığı, burnun aldığı kokular, uzakdoğu, italyan mutfağı, borani, havuç yatağında, közlenmiş patlıcan dilimleri, 180c derecede önceden ısıtılmış fırın, victorinox bıçaklar, şef kepi, damak tadı....
Bu kelimeleri duymak isteyen ve sürekli telafuz edecek kişilerin kendi hayatını adadığı bir meslektir.
Tavuk etinin hangi kısmının alınmasını gerektiğini bilen, kürdanla islim kebabını tutturan, her türlü sofraya eşlik edebilecek makbuleyi hazırlayabilenlerin işidir bir zevktir, bir dörtköşe olmaktır.
Saatleri saymasan alınteri döküyorum demeden o yoğuran eller, kesen eller, doğrayan kızartan pişiren, soteleyen, marine eden, salamuraya yatıran, saran, kapatan, açan, düğümleyen o eller mübarektir.
O ellerden yemek yemek herkese nasip olmaz, bulunduğunda ise mutlaka elinden bir meze yenmeli ve mutfağın kralı ve mutfağın kraliçesi o insanları her daim yakınınızda bulundurmalısınız.
Aşcılar günü kutlu olsun...