Şef Sinem Çapraz; Köklerimi Geleneksel Tatlar Oluşturuyor
Yemek ve sofra kültürünün önemli olduğu bir ailede büyüyen Sinem Çapraz, çocukluk hayalini gerçekleştirerek profesyonel aşçılık eğitimi almış ve lezzet odaklı işlere imza atmış başarılı bir isim.
Aldığım mesleki eğitimler, deneyimlerim, yurt içi ve yurt dışında yaptığım tadımlar ve sunumlarla reçetelerime kendi dokunuşlarımı yapıyorum. Sunumlarımda da sadelik ve ahenkten yanayım..."
Kısaca sizi tanıyabilir miyiz? Şef Sinem Çapraz kimdir?
13 Haziran 1981'de dünyaya geldim. Dedem de aşçıydı. Yemek ve sofra kültürünün çok önemli olduğu bir ailede büyüdüm.
Bu aile kültürünün benim küçük yaşlarda yemek yapma ve sunma hayalleri kurmamda büyük etkisi oldu. Çalışma ekonomisi okuduktan sonra bu bölümle ilgili bir meslek istemediğime karar verip, çocukluk hayalimi gerçekleştirmek üzere profesyonel aşçılık okumaya karar verdim ve Mutfak Sanatları Akademisi'nde eğitim aldım.
Sheraton Otelleri ve Ulus Sunset'de stajımı tamamladıktan sonra aile restoranımızda kariyerime devam ettim. Geleneksel reçeteleri yeni teknik ve malzemelerle deneyerek kendime özgü sunumlar ve reçeteler geliştirdim. Daha sonra 1,5 yıl Do&Co bünyesinde çalıştıktan sonra Çeşme Alaçatı'da kendi sağlıklı içecek ve yemek işletmemi kurdum.
2 yıl sonra belN GURME kanalında sunucu şef olarak televizyon kariyerime ilk adımımı attım.
Sonrasında yine belN GURME kanalında "İki Şekerli Bir Sade" programında canlı yayın sunucu şefliği yaptım. Şu an belN GURME'de hafta içi her gün "Sinem Çapraz ile Herkes Yemek Yapabilir' programını yapıyorum. Aynı zamanda da YouTube kanalımı kurdum ve oradan da düzenli olarak tariflerimi paylaşıyorum.
Özel organizasyonlarda kişiye özel menüler hazırlayıp konsept şef masaları hazırlıyorum. Restoranlara da danışmanlık hizmeti veriyorum.
Meslek olarak aşçılığı seçmenizin özel bir sebebi var mı? Dedemin de bu mesleği yapması ve annemin de çok iyi yemek yapması ilk ilham kaynağım oldu. Çerkez bir ailede büyüdüm. Misafir ağırlamak ve yemek kültürü çok önemliydi ailemizde.
ilham aldığınız isimler var mı? Öncelikle annem ve dedem elbette... Şef olarak da en çok ilham aldığım şeflerden biri Nancy Silverton.
Mutfakta namlı birisiniz? Mutfak anlayışınızda neler ön plana çıkıyor?
Profesyonel mutfakta soğukkanlı ve biraz sert bir şefim. Hijyen kuralları ve gıda güvenliği konusunda hiç hata kabul etmem. Menü, müşteri ile işletme arasında yapılan bir anlaşmadır. Menüde olan her şeyle ilgili mutlaka müşteriye tam ve donanımlı bilgi verilmesini sağlarım. Reçeteleri hazırlanırken her şeyin mevsim ürünü olmasına çok önem veririm. Tedarik zincirimi güvendiğim lokal üreticilerden kurarım.
Kullanmayı önerdiğiniz malzemeler hangileri?
Mevsim sebze ve meyveleri, atalık tohumlardan yapılan ürünler, taze ot ve baharatlar, deniz ürünleri ve zeytinyağı.
Reçete oluştururken neleri göz önünde bulunduruyorsunuz? En çok hangi dinamikleri önemsiyorsunuz?
İlk önce mevsimin ürünlerini seçiyorum. Sonra onlara hangi pişirme tekniklerini uygulayabilirim diye düşünüyorum. Ön plana çıkarmak istediğim lezzet ne ise onu baskılamayacak baharatlar, soslar ve eşlikçiler buluyorum. En önemsediğim dinamik, çok fazla tatları birbirine karıştırmadan, sade ve anlaşılır lezzetleri bir araya getirmek. Birbirini baskılamayan, aksine tamamlayan lezzetlerin uyumunu yakalamak.
Menülerinizde ne tür farklar yaratıyorsunuz?
Geleneksel tarifler benim köklerimi oluşturuyor. Aldığım eğitimler, deneyimlerim, yurt içi ve yurt dışında yaptığım tadımlarve sunumlarla reçetelerime kendi dokunuşlarımı yapıyorum. Sunumlarımda da sadelik ve ahenkten yanayım.
Yerel ürünlerin kullanımına yönelik yaklaşımınız nedir?
Çok önem veriyorum yerel üreticiye ve lokal tariflere. TV programlarında, YouTube kanalımda ve mutfağımda nefis yemek tarifleri oluştururken de bunu belirtiyorum. Tedarik zincirimi de mümkün olduğunca güvendiğim yerel üreticiden kuruyorum ve destek veriyorum.
Türkiye'deki mutfak anlayışını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türk mutfağı dünyanın en zengin kültürüne sahip mutfakların başında gelmekte. Ancak tarifleri yeni nesillere aktarma konusunda biraz yetersiz kalmış. Daha fazla köklerimize sahip çıktığımız bir mutfak anlayışına doğru gitmeliyiz. Ama sadece geleneksel tarifler yeterli olmayacaktır, bu tarifleri günümüze uyarlamak, zenginleştirmek ve diğer kültürlerin mutfaklarıyla harmanlamamız gerekir.
Şef adaylarına neler önermek istersiniz?
Şef olmak gerçekten tutkuyla yapılması gereken bir iş. içlerinde gerçekten o tutku ve heyecan var ise bu aşçılık mesleğini seçmelerini öneririm.