En İyi Biz Biliriz Mantığından Bu Camia Bir Şekilde Kurtulmalıdır...
Merhaba değerli meslektaşlarım.
-Türk Aşçı haberlerinde, her hafta bir makale yazacağım.
Bana bu şansı verdikleri için, Türk Aşçı Haber Yönetim Kuruluna Teşekkür Ederim.
-Bu sektörde hep kötü şeylerden bahsedilir ya...
Telefonu eline alan başlar sorunları sıralamaya, çözüm bulup yazanını daha görmedim.
Hep şikayet, hep eleştiri, hep dedikodu bir arpa boyu yol alamıyoruz ne yazık ki...
-Bu haftaki yazımda, bu camiada çok az da olsa kendini geliştirmiş bilgili kültürlü ustalarımızdan bahsedeceğim.
Okumak, bilgi sahibi olmak elbette çok önemli kaliteyi her zaman bir kaç adım öne çıkarır. Sohbetlerinde ve yazılarında bir insanın kendini nasıl geliştirdiğini görebiliriz.
Kendini geliştirmek için illaki okumak gerekmiyor.
Biraz bilgi, biraz görgü kendinizi geliştirmeniz için çok önemli elementlerdir.
Benim üniversite mezunlarına taş çıkartacak bilgili kültürlü ve kendini geliştirmiş, ilkokul mezunu dostlarım var.
-Aşçılık camiasının ağır ustalarından, sosyal medya nedir bilmeyenlerden, şovmenlik peşinde koşmayan, hep çözüm arayan çözüm üreten ama hep arka planda kalan değerli ustalarımız var.
-Gelelim sosyal medyadaki ustalarımıza...
Sen ne kadar büyük usta olursan ol, sabit fikirliysen eğer, bir başkasının başarısına tahammül edemiyorsan eğer, senin ustalığında, kişiliğinde 5 para etmez... Neden mi?
Çünkü bencilsiniz.
Hep kendinizi över.
Hep kendinizi ön plana çıkarırsınız. Ama kendini yetiştirmiş, geliştirmiş insan öyle midir? Değildir.
Ben demez, biz der. Yapılan her güzel şeyi onaylar, tebrik eder.
İşte böyle ustalarımızın sayısını rabbim artırsın.
Çünkü bu sektörün böyle insanlara çok ihtiyacı var.
-Camiamızda hep sorunlardan bahsederiz diye yazmıştım yazımın başında.
-Peki neden birinizde kalkıp o sorunları yaratanlarda zaten bizleriz demiyorsunuz arkadaşlar.
-Dünyanın en eski sektörü aşçılık sektörüdür.
Sanırım sizler bu camiayı sadece sosyal medyadan ibaret sanıyorsunuz.
Ya da İstanbul, İzmir, Bursa, Ankara ile sınırlandırıyorsunuz.
Çünkü yazılarınızdan, eleştirilerinizden bu çıkıyor.
Festivalden festivale koşan ustalar diyorsunuz.
Ucuza çalışan ustalar diyorsunuz.
Her önüne gelen şef olmuş diyorsunuz.
Peki bunları derken hiç aynaya baktınız mı?
Ben neyim? Nasılım? diye.
Bir başkasına kara çalmadan önce, acaba ben neyim? diye kendinizi eleştirdiniz mi? hiç. Bunu yapamazsınız. Çünkü sizler kendinizle yüzleşmekten bile korkan insanlarsınız. Kendinizle yüzleşirseniz, kendinize ne kadar saygısızlık yaptığınızı göreceksiniz.
Kendisine saygısı olmayan insanlarında, başkalarına saygılı olması zaten beklenemez. O yüzden bu camianın en büyük sorunu sürekli dedikodu yapan başkalarını hep kötüleyen insanlardır o insanlar kendilerini düzelttiklerinde zaten sorun bitecektir ve asıl önemli sorunlar el birliği ile çözüme kavuşacaktır.
İlk olarak kendinizi toparlayın.
-Gelin şu Türk Mutfağına ciddi bir şekilde el atalım.
Çünkü sizler bu mutfağı bitirmek için birbirinizle yarış halindesiniz.
-"Has Aşçıbaşı" Ahmet ÖZDEMİR şefimiz yıllardan beri Osmanlı Mutfağı, Türk Mutfağı diye çırpınıyor, didiniyor...
Sırf bu konuda tonlarca makalesi var.
Hiç onları okuyup destek olduk mu?
Hayır.
Çünkü biz okumayı değil.
Yazmayı seviyoruz.
Çünkü başkalarının fikirlerine açık değiliz.
En iyi biz biliriz mantığından bu camia bir şekilde kurtulacaktır.
Saygılarımla
Aşçılar Eğitim Ve Yardımlaşma Federasyon Başkanı "AFED"
Dua ile kalın, Hoşça kalın
Hanifi ÖZEN
Türk Aşçı Haberleri olarak;
Geleneksel Türk Mutfağı ve yöresel mutfaklarımızda da çalışmaları ile bilinen, yöneticisi olduğu İlgili kurumları ile camiamızın sorunlarına imkânları dahilinde çözüm üretmeye çalışan saygıdeğer Hanifi ÖZEN şefimize mutfağımızın gelişimine ve tanıtımına vermiş olduğu destek ve ilgili çalışmaları için teşekkür eder, profesyonel kariyerinde ve hayatında başarılar dileriz...