Bugün Rusya-Türkiye ilişkileri hızlı bir tempoda ve çok yönlü olarak gelişiyor. Hiç kuşkusuz ikili ilişkilerde gözlemlenen bu genel eğilim, iki ülke arasında turizm alanındaki temasları da yakından ilgileniyor.
Rusya ile Türkiye arasında turizm sektöründeki şu anki durumu ve işbirliği perspektifleri hakkında Sputnik’e konuşan Prontotour Yönetim Kurulu Başkanı ve Rusya Ekonomi, Bilim ve Teknoloji Derneği (REBTEK) Turizm Komisyonu Başkanı Ali Onaran, şu değerlendirmelerde bulundu.
Genel olarak Dünya’da ve özel olarak Rusya’da turizm sektörü nasıl gelişiyor? Temel eğilimler ve perspektifler neler?
Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) 2016 yılında açıkladığı ''Dünya Turizm Barometresi'' raporunda uluslararası seyahatlerin yüzde 3.9 oranında büyüyerek 1 milyar 235 milyona ulaştığını duyurdu. 2016 yılındaki küresel seyahatçi sayısının bir önceki yıla kıyasla 46 milyon arttığı görülüyor. Tahminlere göre 2017 yılında küresel turizm yüzde 3-4 bandında bir büyüme sergileyecek. Büyüme oranlarının Avrupa'da yüzde 2-3, Asya-Pasifik ve Afrika'da yüzde 5-6, Amerika'da yüzde 4-5 ve Ortadoğu'da ise yüzde 2-5 bandında olması bekleniyor. Seyahat endüstrisindeki yatırımları ve artan ziyaretçi potansiyeli ile önümüzdeki yıllarda Asya-Pasifik ülkelerinin öne çıkacağı düşünülüyor.
Son dönemde Rusya Federasyonu’nda yabancı yatırımların sayısının arttığı ve devletin turizm sektörüne dönük yatırım imkanları sağladığı görülüyor. 2016 yılında gerçekleşen doğrudan yabancı yatırımlar, 2015 yılına göre % 62’lik bir artış göstermiş durumda. Son üç yılda Rusya’nın iç turizm bölgelerini canlandırmaya çalıştığını görüyoruz. Rusya’da yaşanan ekonomik zorluklar ve iç turizmi destekleme çalışmalarının da etkisiyle 2016 yılında yurtdışına tatil amaçlı çıkan Rus turist sayısının yüzde 6 civarında azaldı.
Öte yandan Türkiye, Rus turistlerin en çok tercih ettiği ülke konumunu neredeyse her yıl korudu. Yaşanan siyasi krizler nedeniyle 2015 ve 2016 yıllarında gelen ziyaretçi sayısında düşüşler yaşanmış ancak 2017 yılının ilk 6 aylık döneminde 1.1 milyon turist Rusya’dan Türkiye’yi ziyaret ederek rekor bir artış yakalanmıştır. Türkiye’deki tesislerin fiyat/kalite skalası, kusursuz her şey dahil hizmet, deniz, kum, güneş varlığı gibi pek çok neden Türkiye’ye hareketliliği artırmıştır.
Rusya’da temsilcilik açmanıza teşvik eden esas sebepler neler?
Rusya Ekonomi, Bilim ve Teknoloji Derneği (REBTEK), Türkiye ve Rusya arasındaki ekonomik bilimsel ve teknolojik, iş dünyasının ve akademik dünyasının ilişkilerinin geliştirilmesini amaçlamaktadır. İki ülke arasındaki karşılıklı yatırımlar bugün 10’ar milyar dolar düzeyinde. Türk müteahhitleri tarafından bugüne kadar Rusya’da toplam değeri 60 milyar doların üzerinde 2 bine yakın proje hayata geçirildi. Türkiye’deki Rus yatırımları ise turizm, hizmetler, petrol/gaz işleme ve depolama alanında yoğunlaşmakta. Türk işadamlarının Rusya’da hayata geçirdiği pek çok proje var.
Öte yandan uzmanlar, özellikle son 2 yıldır Türkiye’de otel satınalmak için uygun koşulların olduğunu ve bu durumun yabancı yatırımcıların da ilgisini çektiğini belirtiyorlar. Rus turizm şirketleri için 2017 yılı Türkiye’de yatırım yılı olabilir. Derneğimizin daha aktif çalışmalar yürütebilmesi için Rusya tarafında bir temsilciliğe ihtiyacımız olduğunu gördük. Temsilcilik kanalıyla Türk holdingleri ile Rus holdingleri arasındaki ekonomik, şirketsel, ticari ilişkilerin ve ortaklıkların geliştirilmesi için projeler yapmayı, enerji, endüstriyel, inşaat ve altyapı teknolojik alanlarda Türkiye ve Rusya’nın ortak projeler geliştirmeyi hedefliyoruz.
Rusya-Türkiye ilişkilerinde meydana gelen kriz, Sizleri nasıl etkiledi? O dönemde yaşanan sorunlarla tekrar karşılaşmamak için ne gibi tedbirler alındı?
Türkiye için Rusya pazarı büyük önem taşıyor. 2015 yılında Rusya’da Ruble’nin değer kaybetmesi ve petrol fiyatlarının düşmesi ile ekonomik alanda yaşanan gelişmeler turizmi etkiledi. İki ülke arasında yaşanan uçak krizi ve ardından gelen ambargo kararları da turist trafiğini azalttı. Dolayısıyla 2016 yılı turizmcileri olumsuz etkiledi. Özellikle incoming alanında hizmet veren tur operatörlerinin iş hacmi düştü.
Biz Prontotour olarak bu süreçten çok fazla etkilenmedik;
bizim ağırlıklı işimiz yerli turisti yurtdışına göndermek. Ancak incoming tarafımızda düşüşler oldu. Tabii o dönem Moskova ve St. Petersburg gibi turlarımıza olan talepler de azaldı. Şimdi 2017’nin daha iyi bir yıl olduğunu söyleyebiliriz. Her iki bayram dönemi satışlarında Rusya’daki destinasyonlara ilginin arttığını görüyoruz. Biz de tur paketlerimizi çeşitlendirmek amacındayız. Rusya Federasyonu’nun vizeleri yeniden kaldırması talep artışını güçlendirecektir. Öte yandan kriz döneminde iki ülke ekonomik olarak birbirine ne kadar ihtiyacı olduğunu gördü. İlişkilerin normalleşme süreci 9 Ağustos 2016 tarihinde St. Petersburg’da Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bir araya gelmesiyle başladı. Şu anda ilişkiler her geçen gün daha da iyiye gidiyor.
Rusya’ya yönelik beklentileriniz neler? Şirketinizin özellikleri neler? Kriz öncesi düzeyi yakalayabildiniz mi?
Prontotour, Türkiye’nin en büyük tur operatörlerinden biri olarak yakın coğrafyamızda yer alan destinasyonlara dönük operasyonlarını her geçen yıl geliştiriyor. Kriz öncesi dönemde Türkiye’den Rusya’ya yılda yaklaşık 170 bin kişi turistik amaçlı seyahat ediyordu. Geçen yıl bu sayı yüzde 50 azaldı. Amacımız Türkiye’den daha çok seyahatseverin Rusya’nın tarihi ve kültürel güzelliklerini keşfetmesini sağlamak. Turist hareketlerindeki artışa en büyük örnek ise bugün ülkemizden komşumuz Yunanistan'a olan ilgiyi gösterebiliriz. Birkaç yıl içinde Yunanistan'a 1 milyon yerli turist gitmeye başladı. Bu rakamları Rusya için de yakalayabiliriz. Turizm, ekonominin lokomotifi, cari açığın ilacı olan bir sektör. Dolayısıyla ülke ekonomisini geliştirmenin yollarından birinin de turizm sektörünün desteklenmesi olduğunu düşünüyorum. Ekonomik krizlerden en çok turizm sektörü ve turizmciler etkileniyor. Aslında turizm sektörüne olan destek ülke ekonomisini daha çok güçlendiriyor.
Rusya’da Türk tatil köylerine yönelik talep dinamiği nasıl gelişiyor? Rusya’nın özellikle hangi bölgeleri, tatil yapmak için Türkiye’yi seçiyor?
Rus turistlerin büyük bölümü Türkiye’ye acente ve tur operatörleri kanalıyla geliyor. Turistlerin yüzde 70’ten fazlası tur operatörü ile gelmekte. Rus turistin en gözde tatil ülkesi Türkiye, özellikle Moskova, St. Petersburg gibi nüfusu 1 milyonun üzerindeki kentlerde algı ve talep açısından iyi konumda. Tur operatörleri en çok Moskova, Ekaterinburg, St. Petersburg, Kazan, Samara ve Ufa gibi şehirlerden operasyon yapıyor.
Ruslar daha çok Türkiye’nin hangi tatil alanlarını tercih ediyor?
Türkiye’ye gelen Rus turistler en çok HD (Her şey dahil) konaklama konseptini benimsemişlerdir. Türkiye’ye gelen turistlerin tercih ettikleri destinasyonlar sırasıyla Antalya, Kemer, Alanya, Marmaris, Bodrum, İstanbul, İzmir ve Kapadokya’dır. Deniz-kum-güneş varlığı, uygun tur paket fiyatları ve bu fiyatlar karşılığında alınan hizmet kalitesi, yakınlık (3 saatlik uçuş) ve vize kolaylığı, çocuklu ailelere hitap eden tesisler, konaklama tesisindeki personelin Rusça konuşması, mutfak, kültürel ve tarihi değerler gibi nedenler Türkiye’yi ideal destinasyon konumuna getirmiştir.
Rus turistleri Türkiye’de daha çok hangi sorunlarla karşılaşıyor? Bu sorunların giderilmesi için ne gibi tedbirler alınıyor?
Birkaç yıl önce Rusya Tur Operatörleri Birliği (ATOR) yurt dışına tatile giden Rus vatandaşlarına yönelik eğitim ve psikolojik destek çalışması başlatmıştı. ATOR tarafından yapılan bu çalışmada Rus turistlerin en çok karşılaştıkları sorunlara çözüm arandı. Bunların başında gidilen ülkenin kural ve davranış kalıplarını bilmemenin önemli bir etken olduğu görülüyor.
Ayrıca yurt dışında, evrak ve pasaport kaybolmasından, soyguna, şehirde kaybolmaktan, otelde yaşanan sıkıntılara ve kazalara kadar çok değişik sorunlarla karşılaşıldığı görülüyor. Son yıllarda Türkiye ile Rusya arasında hem ekonomik hem de kültürel yakınlaşma neticesinde her iki ülkenin dilini konuşanların sayısı hızla arttı. Dost, arkadaş çevresinin anlattıkları ve sosyal medyanın etkisiyle iki toplumun birbirini daha çok tanıdığı görülüyor. Bugün Türkiye’nin resort bölgelerinde hemen her tesiste Rusça bilen personel istihdam ediliyor. Ayrıca Türkiye’nin tatil bölgelerinde kamu-özel sektör işbirliği ile güvenlik, misafir memnuniyeti ve kalite odaklı çalışmalar yapılıyor.
Bu yaz Moskova’da Türkiye Festivali yapıldı. Katılmış mıydınız? Sizce bu tür etkinlikler etkili oluyor mu?
Festivale Prontotour’dan katılan yöneticilerimiz oldu. Bu tip organizasyonların farkındalık ve pazar odaklı sürdürülebilir çalışmalar açısından önemli olduğunu düşünüyorum. 165 dönümlük Park Kresnaya Presnya'da düzenlenen ve 3 gün süren Türkiye Festivali’ne ilginin yüksek olması da sevindirici. Basın yansımaları ve giden arkadaşlarımdan aldığım bilgilere göre gerçekten bir festival havası varmış. Bu tip etkinliklerde misafire doğrudan temas edebiliyorsunuz. Festivallerin güvenilir ve kaliteli destinasyon algısını güçlendirdiğine inanıyor ve mutlaka desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum.
Karşılıklı olarak kültür ve turizm yılı olarak ilan edilen 2019 yılı için özel bir projeniz var mı?
REBTEK (Rusya Ekonomi, Bilim ve Teknoloji Derneği) olarak iki ülke turizm ilişkilerini geliştirmek için üst düzey temas halindeyiz. Geçtiğimiz yıl Rusya’dan Antalya’ya kamu ve özel sektör temsilcilerinin yer aldığı bir heyet geldi. Beraber çok verimli temaslar gerçekleştirdik. Prontotour olarak da biz, Rusya’nın turizm potansiyelini çok yönlü tanıtmak ve avantajlı paket turlar ile daha çok seyahat severin bu coğrafyayı keşfetmesini sağlamak için çalıştığımızı söyleyebilirim. 2019 yılında Türkiye’den daha çok gezginin Rusya’yı keşfedeceğine inanıyorum ve bu doğrultuda projelerimizi geliştiriyoruz. Ayrıca Rusya’dan Türkiye’ye gelen turist sayısının 2019 yılı gelmeden 5 milyonlu rakamları bulacağını umuyorum.