Amerikalı Turistler'den Saray Mutfağı'na Lezzet Yolculuğu
TÜRKİYE'ye gastronomi turizmi için gelen 10 Amerikalı turist, lezzet yolculuğu için geldikleri Edirne'de, ilk kez tattıkları Osmanlı saray mutfağı yemeklerine hayran kaldı.
Amerikalı turistler, Osmanlı saray mutfağı yemeklerine hayran kaldı
TÜRKİYE'ye gastronomi turizmi için gelen 10 Amerikalı turist, 'lezzet yolculuğu' için geldikleri Edirne'de, ilk kez tattıkları Osmanlı saray mutfağı yemeklerine hayran kaldı.
Amerikalılar Türk Mutfağı Lezzetlerine Çok Şaşırdı
Rehber Ayşem Erginoğlu, Osmanlı saray mutfağının çıkış noktası olan Edirne Sarayı yemeklerinin kafileyi çok şaşırttığını belirterek, "Bu kadar tarih ve yemek kültürü beklemiyorlardı. Bu onları çok şaşırttı" dedi.
Lezzet Yolculuğu İçin Türkiye'ye Geldiler
Amerikalı 10 turist, 'lezzet yolculuğu' yapmak üzere geldikleri Türkiye'de ilk olarak İstanbul'a uğradı. Buradan, turla Edirne'ye gelen turistler kentte bir restoranda Osmanlı saray mutfağından bugüne gelen yemeklerin tadına baktı.
Ayva kalye, ördekli kandilli mantı, mamzana ve bademli baklava gibi lezzetlerin bulunduğu masada Sefarad mutfağından da peynirli kabak dolması misafirlere sunuldu.
'Hem Tadım Yapıyoruz Hem Tarih Ve Kültürel Yerleri Görüyoruz'
Rehber Ayşem Erginoğlu, yemeklerin kafileyi çok şaşırttığını dile getirdi. Kafilenin Türkiye'den sonra gemi yolculuğuna çıkarak başka ülkelere de gideceğini söyleyen Erginoğlu, "Amerika'nın değişik bölgelerinden geldiler ve birbirlerini tanımıyorlar. Gemiye binmeden önce 4 gün kadar İstanbul ve Edirne'yi geziyorlar.
Açıkçası gezimiz yemek kültürü ağırlıklı olduğu için hem tarih hem kültür hem de yemeği kombine ettik. Edirne'nin mutfağı da hepimiz için malum. Burada hem yemekleri tadıyoruz, aynı zamanda da tarihi ve kültürel yerleri görmüş oluyoruz" dedi.
'İlk Kez Tattılar Ve Çok Şaşırdılar'
Amerikalı turistlerin ilk kez Edirne'de Osmanlı mutfağı yemekleri tattığını belirten Erginoğlu, "İstanbul'da birtakım yemek tadımlarımız oldu ama gerçek anlamda ilk kez burada Osmanlı mutfağından yemekler tadıyorlar. Burası bambaşka, çünkü her şeyin başlangıcı burası. Edirne'yi görünce çok şaşırdılar çünkü ufak bir şehir.
İstanbul gibi 16 milyonluk bir şehirden ufak bir şehre geldiğiniz vakit onlar için de şaşkınlık oluyor. Özellikle çarşılara girip yemekleri görünce çok mutlu oldular. Bu kadar tarih ve yemek kültürü de beklemiyorlardı. Bu onları çok şaşırttı" diye konuştu.
'Farklı Kültürlerin Etkileşimiyle Rafine Olmuş Bir Mutfak'
Edirneli yemek araştırmacısı Müşerref Gizerler de kentin çok zengin bir mutfağa sahip olduğunu dile getirerek, "Farklı kültürlerin etkileşimleriyle rafine olmuş çok zengin bir mutfak. Orta Asya, Anadolu ve Balkanlar esintileriyle birleşen Türk mutfağının mutlak surette tanıtılması ve konukların bu mutfakta ağırlanması gerekiyor. Lezzetlerimiz biliniyor ancak ticari anlamda çok öne çıkmış değil.
Günümüzde artan değer turizm değeri. Edirne zaten tarihi eserleriyle, doğasıyla, coğrafi yapısıyla, geçmişten gelen değerleriyle turizmin bir cazibe merkezi.
Ancak mutfak lezzetleriyle birleşirse bu daha tatlanacaktır ve biz de Gaziantep gibi, Hatay gibi, Adana gibi mutfağımız anılacaktır" diye konuştu.