Afyonkarahisar'daki Dana'nın 3. Halini Merak Ediyorum...
Has Aşçıbaşı Ahmet Özdemir
Geçen yılı dikkate aldığımızda 2021 yılında gastronomi için faydalı bir yıl olduğuna inanıyorum. Türkiye gastronomi turizmi açısından çok şanslı. 7 bölge ve 4 iklimin sonuna kadar yaşandığı memleketimize özel bir nimet olduğuna inandığım coğrafyamız o kadar muhteşem lezzetler içeriyor'ki...
Bilen var, bilmeyen var
coğrafi işaretlerimiz ve
tescilli yemeklerimiz rekora gidiyor. Yöresel mutfaklarımızda 10 yıllardır bilinmeyen lezzetler ve ilginç yemekler isimleri ile birlikte bu gastronomi organizasyonları sayesinde gün yüzüne çıkıyor.
Gerçi kendi yemek kitabını kitabını yabancı gıda markalarına yazdıran şeflerin kitaplarında bu lezzetlerimizi yunan yada başka ilke mutfak kültürlerine ait olduğun üzülerek görüp ve tarihin onları acımasızca yargılayacağını hatırlatarak bir yana bırakırsak sorumluluk sahibi konuya vakıf, ahilik sanatında zanaatkar olmuş
Türk mutfağı şeflerimizin yemek kitaplarında da en eski yemeklerimizi orijinal tarifleri ile görmek mümkün. (Sağolsunlar)
Şimdi asıl konuya adım adım yaklaşırken coğrafyamızın
mutfak kültürünü ve Anadolu'da yaşamış olan halkların füzyon birikiminin bir görsele, lezzet şölenine dönüştüğü ülkemizde gastronomi festivalleri ciddi bir rol aldı. Bunu başarı ile dünya kamuoyuna taşıdığına inanıyorum. Bu işi başarı ile yapan illerimiz, belediyelerimiz, aşçılık kurumlarından ise derneklerimiz, federasyonlarımız var.
Gastroafyon'da 1. Dana Felaketinde Şaka'mı Yapıldı Yoksa Dana Gerçekten Acemilik Ve İşbilmezlikten Yüzlerce Şefin Ortasında Yandı'mı?
Tabiki bu tür organizasyonlarda sorumlular her an her işin başında olamazlar. Görüntülerde sorumlu kişileri göremedim. Eminimki onlar işin başında olsalardı bu aksaklık yaşanmazdı. Demekki yanlış kişiye emanet ettiler bu işi. Hani derler ya "olacağı varsa olur"
Gastro Afyon'da televizyonlarda, yazılı basında ve gastronomi haberlerinde gördüğüm kadarı ile önceki yıl dana çevirme alev aldı ve cayır cayır yandı. Olabilir... reklam amaçlı'da yapılmış olabilir. Ama eğer reklam amaçlı yapıldıysa hiç hoş değil, çünkü Türk mutfak kültürünü tanıtırken "israf" etmekten de öte İslam dininde "nimet" e böyle bir saygısızlık yapılamaz, hem halkımız gözünde hem de dinimizce daha büyük günahtır.
Sonuç itibarı ile düşüncem reklam amaçlı böyle bir şey yapıldıysa özür kabahatten büyük, mutfak kültürümüzün tanıtımında mutfak değerlerimize "hakaret" olarak görürüm. Umarım sadece acemilikten ibarettir.
Ayinesi İştir Kişinin Lafa Bakılmaz... Genel Olarak Yapılan Çalışmalarda Medya Kanalı İle Bir Çok Olumsuz Yorumlar Görsemde Ben Şahsen Dana Faciası Dışında Pek Fazla Bir Olumsuzluk Görmedim.
Peki olan oldu, ne yapalım olmuş'a çare yok. Şimdi bu sene dana'ya gastronomi şehri Afyonkarahisar'da ne oldu? Dana kuyuya neden düştü? Yüzlerce tecrübeli şef, Onlarca dernek başkanı ve Türkiyenin en itibarlı federasyon başkanlarında biri'de orada. Hem de dana'yı kuyudan çıkaranlardan biri.
Peki çin dananın sadece bir ayağından kaldırılabileceğini bilen bu kadar deneyimli şef arkadaşlarımız piştikten sonra 4 ayağında dahi tutsan kaldırılamayacağını bilmiyorlar 'mıydı? Bir oğlağı dahi kuyuya salarken ilgili eklem yerlerden tel ile yada başka materyaller ile sağlamlaştırıldığı 100 sene önceki pişirme yöntemlerinde görürken kendilerinin deyimi ile 2 ton lüks danyı sadece arka butlarından bağlayarak kuyuya salan ustaya ne demeli?
Gerçi Hangi Aşçılık Kurumu, Hangi Aşçılık Federasyonu Yapmıştı Dillere Destan Çift Dikiş "dana faciası" ile Gastro Afyon Festivalini?
Dana kuyuya 2 ton olarak indi ama çıkarılan dana 1 ton, yani yarısı. Peki kuyuda pişen dana bu kadar fire vermez. Dana'ya ne oldu? Duyduğum ve izlediğim kadarı ile dananın yarısı kuyuda kaldı.Daha önemli olan diğer bir husus olan ve ciddi anlamda dikkatimi çeken konu ise pandemiden yeni çıkmış ülkemizde hijyen şartları.
Böyle bir organizasyon danayı koydukları tahta yada kapı benzeri bir materyalin üzerine hiç bir koruma koymadan hem ayakkabıları ile basıyorlar hemde bastıkları yere dana'yı koyuyorlar. hatta dana kuyudan çıkarılırken telaşe ile resmen toprağa konuyor ve toprakta sürünüyor yani, Bu hiç olmadı arkadaşlar...
Şimdi burada hangi birinden bahsedeyim ben de şaşırdım. İlk düğme yanlış iliklenirse sonrasındakilerin hepsi yanlış olur ve bunu en son far kedersin. burada hijyen-0, ustalık-0, tecrübe-0 kusura bakmayın, ama öyle inanmazsanız ilgili videolarınızı bir de kendiniz izleyin. Muhtemelen bunu ilk defa yaptığınız ortada.
Hatta o bastığınız yere danayı oturtuyorsunuz ya komple ofsayt, bir usta 2 dakika sonrasını düşünerek hamle yapar, yada hamleyi yapmadan önce 2. Hamlesini hesaplar ve tedbirini alır. Bir örnek ver derseniz tavada yemek pişmeden, ızgara'da et pişmeden 1 dakika önce tabağı hazırlanır yada hazırlattırılır...
Mesela Ben Bu Güne Kadar Kuyuya Dana Salmadım. Nasıl Yapıldığı Hakkında Şahsi Bir Tecrübem Yok. Ama Yapanları Gördüm.
Keşke o dana'yı baklava dilimi kalın tel örgünün içine sarıp, sağlam bir şekilde sabitledikten sonra boşluklarını alarak 4 metrelik 2 zincir arka ayaklar mesafesine, 6 metrelik 2 zincir ön ayakları mesafesine tel örgüye bağlayarak salsaydınız.
Yada dana boyunda 4 kalın demiri çubuğu, yine aynı demirden yapılmış 2 yuvarlak simit şeklinde çubukların üst ve alt kısımlarından 4 çubuğa kaynaklanıp ateşin rahatlıkla temas edebileceği bir silindir şekli oluşturarak danayı içerisine koyarak en az 12 farklı yerinden yine kalın teller ile iskelete sabitleyebilirdiniz. Sonuç itibarı ile aşçılık camiasının ve Türkiyenin böyle kendini ıspatlamış
aşçılık kurumlarından ve deneyimli olduğu bilinen ustalardan beklentisi mevcut olanların daha fazlasıydı...
Bu sorunun cevabını şu anda bilse bilse sn. Afyon valisi bilir. O da dananın 3. Halini bilemez. Bana göre organizasyon sorumluları değişebilir. Bu hatalar organizasyon sorumlularının değişmesi için yeterlimdir onu da bilemem, çünkü uluslararası çalışmalarım vesilesi ile bu tür organizasyonlara katılmadım.
Hizmet alanlarım içerisinde olmadığı için bana göre de olmadığını düşünüyorum. Ama kim yaparsa yapsın, nasıl yapılırsa yapılsın Afyonkarahisar'da gelecek sene yapılacak olan organizasyona kesinlikle dana'nın 3. Halini görmek için ölmez'de sağ kalırsam katılacağım.
Şaşırtıcı bir şekilde sosyal ağlardan dana ile ilgili görsellerin silinmesi ile ilgili "talimatlar" ise maalesef bir işe yaramamış...
Üzüldüğüm nokta ise "kötünün sahibi olmaz" iyiye ise her kez "ben yaptım" der. Madem böyle bir aksaklık meydana geldi, niçin sorumlulardan biri çıkıpta makul bir şekilde aşçılık camiası yada sorumlu organizasyon sahibi kurum adına bir açıklama yapmadı ?
Yönetim'de bulunan aşçılık kurumu tarafından açıklamayı yapan meslektaşımıza organizasyonun "en zor görevi" verilmiş, malesef. Oda layığı ile yerine getirmiş görevini. Başarılı. Dikkat ettinizmi açıklamayı yapan meslektaşımızın ceketinde enterasan bir şekilde aşçılık federasyonu'nun "LOGO" su bile yok, Oysa diğer aşçıların hepsinde var...
Bu arada organizasyonda görevli ve sorumlu meslektaşlarımın'da hoş görüsüne sığınarak yarı şaka, yarı ciddi konuya bakış açımı belirttim. Dana'nın 2. Halini dikkate almazsak çok güzel bir organizasyon olmuş. Türk aşçı haberleri yönetici raporlarında en az 4 haberini inceledim ve "yayınlayınız" dedim. Daha güzel, daha başarılı ve daha fazla katılımın sağlandığı organizasyon haberlerinde yeniden buluşmak umudu ile...
Saygılarımla
Has Aşçıbaşı Ahmet Özdemir
Osmanlı Ve Türk Mutfağı Dünya Gönül Elçisi