Türk Aşçı Haberleri'nden: Yenilikçi ve Özgün Dokunuşlarla Türk Mutfağı...
Tarihi Yarımadanın İki Yeni Lezzet Noktası: Roof Mezzepotamia ve Alâ Santral
Türk Aşçı Haberleri olarak, İstanbul'un tarihi yarımadasında açılan ve Türk mutfağına getirdikleri yenilikçi dokunuşlarla dikkat çeken iki yeni restoranı sizlere tanıtmaktan mutluluk duyuyoruz. Bu hafta, Roof Mezzepotamia ve
Alâ Santral’i mercek altına alıyoruz.
Beş Duyuya Hitap Eden Gastronomi Deneyimi: Roof Mezzepotamia
Mezopotamya’nın kültürel mirasından ilham alan
Roof Mezzepotamia, Türkiye’nin yedi bölgesinden seçkin tatları kendine özgü yorumlarıyla sunuyor. Tarihi yarımadanın eşsiz İstanbul manzarası ve etnik müzik eşliğinde unutulmaz anlar yaşatan bu mekan, yerel üreticilerden temin edilen mevsimsel ürünlerle Türk mutfağını yeniden yorumluyor.
Roof Mezzepotamia’nın mutfak ekibinin başında, kariyerine genç yaşta başlayan Bulut Gökmen Gök bulunuyor. Geleneksel lezzetleri modern dokunuşlarla sunan Gök, Osmanlı'dan günümüze uzanan Türk mutfağı mirasını Mezopotamya’nın eski medeniyetlerinden esinlenerek hazırladığı menüsüyle buluşturuyor. Farklı aromalar ve özel soslarla zenginleştirilen menü, hem göz hem de damak zevkine hitap ediyor.
Geçtiğimiz günlerde deneyimlediğimiz tadım menüsünde, yedi bölgeden izler taşıyan soğuk mezeler, ara sıcaklar, salatalar ve tatlılar öne çıkıyor. Şef Bulut Gökmen Gök’ün imza mezeleri arasında, Güneydoğu'nun "Sasiço"su, Osmanlı'nın "Misolu Kuru Köfte"si ve Hatay'ın "Kızarmış Mütebbel"i gibi lezzetler yer alıyor. Sütte marine edilen "Kuzu Uykuluk" ve ağır ateşte pişmiş "Dana Yanak" da tadım menüsünün yıldızları arasında bulunuyor. Roof Mezzepotamia, benzersiz bir lezzet deneyimi arayanlar için mükemmel bir seçenek sunuyor.
Geleneksel Lezzetlere Modern Dokunuşlar: Alâ Santral
Tarihi yarımadanın işlek semtlerinden Tahtakale’de yeni açılan Alâ Santral, geleneksel lezzetlere getirdiği yenilikçi yorumlarla dikkat çekiyor. Kayserili iş insanı Ali Bayat ve çocukları tarafından, Bilinen Türk mutfağı şeflerinden
Arif Aktürk’ün danışmanlığında misafirlerini ağırlamaya başlayan bu şık restoran, modern ve ferah dekorasyonuyla da göz dolduruyor.
Eski bir telefon santralinin yanında hizmet veren Alâ Santral, adını bu binadan alıyor. Dört katlı binasında hizmet veren restoran, menüsünde hiçbir katkı maddesi kullanmıyor ve mümkün olan en yüksek oranda yerel tedarikçilerden sağlanan ürünlerle hizmet veriyor.
Tadım süresince, zeytinyağlılar ve mezelerden pek çok seçeneği deneme fırsatı bulduk. "Vişneli Sarma" ve "Fıstıklı Patlıcan Ezme" en beğenilen lezzetler arasında yer aldı. Menünün en önemli özelliklerinden biri de çeşitliliği, bu sayede her damak tadına hitap edebiliyor. Lahmacun ve pide çeşitleri de oldukça başarılıydı.
Ana yemeklerde ise, Şef Arif Aktürk'ün yorumuyla hazırlanan ve baklava yufkasına sarılı sunumuyla dikkat çeken "Alâ Kuzu İncik" ve "Alâ Pastırmalı Perde Döner" favoriler arasında. Saray mutfağının en sevilen yemeklerinden "Mutancana" da tadılması gereken lezzetler arasında yer alıyor. Yatırımcısının Kayserili olması sebebiyle menüde mantı da bulunuyor ve Kayseri'deki evlerde yenen mantıların kalitesinde ve lezzetinde servis ediliyor.
Türk Aşçı Haberleri olarak, yenilikçi ve özgün dokunuşlarla Türk mutfağını yorumlayan bu iki mekanın mutlaka ziyaret edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Geleneksel lezzetleri modern yorumlarla sunan Roof Mezzepotamia ve Alâ Santral, unutulmaz gastronomi deneyimleri sunuyor.
Türk Aşçı Haberleri olarak, bu değerli lezzetlerin yaşatılmasını sağlayan herkese teşekkür eder, katkılarından dolayı minnettarlığımızı sunarız.