Gastronomi Dünyasının Ulusal Gururu: Bocuse d’Or Yarışması
Türk Aşçı Haberleri ve Güncel Mutfak Haberleri sitesi olarak, uluslararası mutfak sahnesinin en önemli etkinliklerinden biri olan Bocuse d’Or hakkında konuşacağız.
Bir mutfak yarışması nasıl olur da bir "milli mesele" haline gelir diye düşünebilirsiniz. Ancak yüzlerce taraftarın takımlarını tutkulu bir şekilde desteklediği, devletlerin bu yarışma için milyonlarca euro yatırım yaptığı, yarışma alanını dolduran malzeme dolu TIR’lar göz önüne alındığında,
Bocuse d’Or'un sadece bir yarışma olmadığı açıkça ortaya çıkıyor. Bu yarışma, dünyanın en prestijli gastronomi mücadelesi, adeta mutfakların olimpiyatı olarak kabul ediliyor.
Bocuse d’Or Avrupa finalleri geçtiğimiz hafta Norveç'in Trondheim şehrinde düzenlendi ve biz de Türk Aşçı Haberleri olarak, yarışmanın ana sponsoru Metro Türkiye ekibiyle bu önemli etkinliği yerinde izleme fırsatı bulduk. Dünya finalleri, her iki yılda bir, sektörün en büyük fuarı olan Lyon Sirha’da gerçekleşiyor. Bu aralıkta, Avrupa, Asya ve Amerika'dan finalistler belirleniyor. Bu yıl Türkiye'yi şef
Emre İnanır ve yardımcısı Musa Karateke temsil etti.
Çırağan Tuğra Restoran'ın baş şefi olan Emre İnanır, Bocuse d’Or’a ikinci kez katılım sağladı. Emre, bu süreçte Çırağan'ın yanı sıra, kapsamlı malzeme ve hazırlık masraflarına katlanmak zorunda kaldı. Bu yarışma, katılan şeflerden tam anlamıyla bir adanmışlık istiyor. Şefler, koçlar ve yardımcılar yarışmaya odaklanabilmek için maaşa bağlanıyor ve diğer işlerini bir kenara bırakıyorlar.
Örneğin, geçmiş yıllarda birinci olan Norveç takımından bir şef, ailesini aylarca göremeden yarışmanın hazırlıklarını sürdürmüştü. Başarılı ülkeler, yarışma için büyük bir ekip çalışması sergiliyor. Örneğin, Norveç'in birincilik kazandığı menüsü üzerinde 17 şef çalışmıştı. Türkiye'nin de bu tür bir dayanışma içinde olması, ulusal bir mesele olarak görülen bu yarışmada daha büyük başarılar elde etmesine katkıda bulunabilir.
Her yıl, şeflere belirli ana malzemeler veriliyor ve bu malzemelerle yaratıcı tabaklar hazırlamaları bekleniyor. Bu sene şeflerden geyik eti ve skrei balığı ile iki ayrı tabak sunmaları istendi. Bu yarışma, şeflerin yaratıcılıklarını, teknik becerilerini ve malzeme bilgilerini zorlayan bir platform sunuyor. Emre İnanır'ın hazırladığı yemekler ve sunumlar görsel bir şölen sunsa da, bu kez istenilen başarıya ulaşılamadı. Ancak, bu yarışmanın sırrını çözerek finale kalan ülkelerin deneyimlerinden öğrenmek ve bu uzun maratonda pes etmemek gerekiyor.
Türk Aşçı Haberleri ve Güncel Mutfak Haberleri olarak, şef Emre İnanır, yardımcısı Musa Karateke, koç Onur Dönmez ve diğer ekip üyelerini gösterdikleri olağanüstü çabadan ötürü tebrik ediyor; Metro Türkiye’ye ve bu yıl global sponsor olan Türk markası Bonna'ya gastronomimizi destekledikleri için teşekkür ediyoruz. Yarışmanın kazananına gelince, bu yılın ilk üç sırasında Danimarka, İsveç ve Norveç yer aldı, bu ülkeler gastronomi alanında kendi sınırlarını aşarak dünyaya adlarını duyurmayı başardı.
Türkiye'nin de bu platformda yer alması ve ulusal meselemiz olarak gördüğümüz bu yarışmada daha büyük başarılara imza atması için gereken her türlü desteği vermeye ve süreci yakından takip etmeye devam edeceğiz.