Kemoterapiye Karşı Tat Terapis

Kemoterapiye Karşı Tat Terapis

Annesini kanserden kaybeden gastronomi yazarı Ryan Riley, kendi deneyimlerinden yola çıkarak kemoterapi...

Kemoterapiye Karşı Tat Terapisi
Annesini kanserden kaybeden gastronomi yazarı Ryan Riley, kendi deneyimlerinden yola çıkarak kemoterapi sürecinde tat alma duyusunu güçlendirmek amacıyla “Life Kitchen”ı kurdu.
 
Ryan Riley, Londra‘da yaşayan 24 yaşında bir gastronomi yazarı ve yemek stilisti. Kanserden kaybettiği annesi, yemek yemeyi de yemek programları izlemeyi de çok severmiş. Taa ki kemoterapi sürecinin yan etkilerini yaşayana kadar. Riley, son yıllarında yediklerinden tat alamayan annesinin en büyük zevkinin elinden alındığını hissetmiş. Bunun üzerine, yiyeceklerden tat almanın hayatla kurulan ilişkiye etkisini düşünerek başka kanser hastalarına fayda sağlamak istemiş ve mutfaktaki yeteneklerini kemoterapi görenlerin tat duyusunu geliştirmeye adamış. Riley ile İngiltere’deki girişimi “Life Kitchen”ı konuştuk, bir de tarif istedik.
 
- Life Kitchen’ı nasıl kurdunuz?
Bundan 4 yıl önce annemi akciğer kanserinden kaybettim. Hayatının son iki yılı, çok sayıda kemoterapi ve radyoterapi seanslarıyla geçti. Bu süreç onun tat alma duyusunu o kadar etkiledi ki, yemek yemek bir işkenceye dönüşmüştü. Tek yiyebildiği, buz dondurmasıydı. Bu süreçte onunla yakından ilgilenen kişi olarak yaşadığı tüm zorluklara ilk elden tanık olmanın bir karşılığını vermek istedim. Annemin hastalığı boyunca yaşadıklarımızı, gastronomi yazarı olarak kendi birikimimle birleştirdim ve Life Kitchen böyle doğdu. Benim için başkalarına yardım etmenin bir yolu olduğu kadar kendimi iyileştirmenin de bir yolu oldu.
 
- Neler yapıyorsunuz?
Life Kitchen, İngiltere genelinde düzenlenen ücretsiz aşçılık derslerine dayanıyor. Amacımız, kemoterapi tedavisindeki hastalara tat duyusunu yeniden edinebilmelerini sağlayan yemek tarif ve tekniklerini öğretmek. İlk dersimizi şubat ayında düzenledik. Kitlesel fonlama yoluyla (gofundme.com/lifekitchen) elde ettiğimiz gelir sayesinde dersleri ücretsiz düzenliyoruz. Yeni tarifler geliştirmek ve araştırmalar yürütebilmek için daha fazla desteğe ihtiyacımız var.
 
- “Tat alma duyusunu inşa etmek üzere bazı ilkeler sunuyorum” diyorsunuz. Nedir bu ilkeler?
Tat duyusu kaybı ya da büyük oranda değişimi, kemoterapi sürecinde en sık karşılaşılan ve moral bozucu yan etkilerden biri. Biz de tat alma duyularını yeniden uyaracak belli malzemelere odaklanıyoruz. Nane, limon, parmesan ve umami bakımından zengin malzemeler kullanıyoruz. Umami, beşinci tat olarak biliniyor ve umami yönünden zengin yiyecekler yediğinizde diğer temel dört tadın etkisi de artıyor.
 
- Bu malzemeleri nasıl keşfettiniz?
Daha güçlü lezzetler yaratma isteğiyle bu tür malzemeleri araştırıyordum ve sonrasında Londra Üniversitesi’nden Prof. Barry Smith ile tanışma imkanım oldu. Kendisi tat ve duyular konusunda bir dünya lideri. Bana, tüm tat cisimciklerini harekete geçiren umami yönünden zengin besinleri tavsiye etti.
 
- Belli tat duyularını aktive ettiğini söylediğiniz yiyecekler hangileri?
Nane, yaban turpu, hardal, tarçın gibi malzemeler; göz, burun ve ağız arasında bağlantı sağlayan üçlü sinirleri aktive ediyor örneğin. Hardal yediğinizde acı olmasa da bir yanma hissi yaşamanız bu yüzden. Biz de ekstra tat duygusu yaratmak üzere bu tür malzemeleri inceliyoruz. Ayrıca mantar, soya sosu, parmesan gibi umami zengini malzemeler de kullanıyoruz.
 
- Tat alma duyusunu geliştirmenin kanser hastalarına katkısı ne oluyor?
Kanser hastalarının yeniden tat almasına yardım ederek sadece hayatın en büyük zevklerinden birini onlara geri kazandırmakla kalmıyoruz; aile ya da arkadaşlarla paylaşılan bir etkinlik olarak yemeğin sosyalleştirici tarafını da hayatlarına dahil edebilmelerine yardım ediyoruz. Bütün bunların ruhsal anlamda önemli bir katkısı oluyor.
 
- Derslere kimler ilgi gösteriyor?
Çoğunlukla tedavi sürecindeki kanser hastaları geliyor. Tedaviye hazırlanma sürecinde olanları da davet ediyoruz. Genellikle yanlarında bir yakınıyla gelmelerini tavsiye ediyoruz ki, onlar da bu sürecin bir parçası olsun.
 
- Life Kitchen için gelecek planınız ne?
Life Kitchen bir yardım kuruluşu olma yolunda ilerliyor. Aynı zamanda bu alanda öncü araştırmalara kaynaklık etmek ve bu araştırmaların sonuçlarını yeni tariflere ve sınıflara dönüştürmek istiyoruz. Hem İngiltere’de hem de dünya genelinde. Bir aşçılık okulu açmak da hayalimiz.
 
Biber salçalı somon ve yoğurtlu rezene salatası
Biber salçalı somon ve yoğurtlu rezene salatası Malzemeler
 2 somon fileto
2 kaşık biber salçası
1 kaşık zeytinyağı
1 rezene kökü
3 kaşık yoğurt
1 misket limonun suyu ve kabuğu
1 kaşık çörek otu
1 limon
 
Biber salçalı somon ve yoğurtlu rezene salatası Hazırlanışı:
Zeytinyağı ve biber salçasını karıştırdıktan sonra somon filetoları bu karışıma bulayın. 180 derece ısıtılmış fırında 8 dakika pişirdikten sonra tabağa alın. Rezene kökünü kibrit çöpü şeklinde doğrayın. Kaseye koyduğunuz yoğurda rezeneleri, misket limon kabuğu rendesini ve suyunu ekleyip karıştırın. Üzerine çörek otunu serpiştirin ve yanında dilimlenmiş limonla servis edin. 


Türk Aşçı Haberleri Ve Güncel Mutfak Haberleri Not::
Eğer sizde mesleki haberinizin yada tarifinizin web sitemizde yayınlanmasını istiyorsanız; "Haberini Yada Tarifini Paylaş" sayfamızdaki kriterlere uygun bir şekilde uygun içeriklerinizi bize gönderebilirsiniz. Türk Aşçı Haberleri internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, röportaj, fotoğraf, resim, sesli veya görüntülü şair içeriklerle ilgili telif hakları www.turkascihaberleri.com 'a aittir. Bu içeriklerin iktibas hakkı saklıdır. İlgili haber kopyalanarak başka bir site tarafından yayınlanmaya ihtiyaç duyulduğu takdirde kaynak gösterilerek ve web sitemize link verilerek kullanıması mümkündür.


  • Facebook'ta paylaş

Bu Habere Yorum Yap

Benzer Haberler