Damla Kolburan çifti, hayallerinin Odun Ateşinde ‘lokal’ pizzacısını açma fikri ile yola çıkıp, 2015 yazı sonu, Çeşme Reisdere’de Rumlardan kalma 200 yıllık bir taş binayı görüp, aşık olup, Kolburanos’u açmışlar. Orijinal, ince hamur, İtalya’nın geleneksel köy pizzasını, bu coğrafyanın yerel lezzetleriyle birleştirip, kendi tariflerini, lezzetlerini oluşturmuşlar.
Günlük taze tam buğday unu, pazardan alınan yerli üretim
vegan yemekleri için sebzeler, bitkiler ve en iyi kalite şarküteri ile menülerini oldukça basit, lezzetli ve sade tutmuşlar.
Geçtiğimiz yıl dükkanlarının bulunduğu köyün inşaat rantına yenilmesi, büyülü bahçelerinin içine yapılan binalar ve kesilen 2 asırlık ağaçları artık oraya ait olamayacaklarını hissettirmiş. Şimdi Ardıç’ta çok daha ferah bir yerde, eşsiz günbatımı ve deniz manzarası eşliğinde, aynı heyecanla ve aşkla sizleri yeni Kolburano’sta ağırlamayı bekliyorlar.
Pazartesiden pazara 18.00-24.00 saatleri arasında hizmet veriyorlar. 10 yaş altı küçük çocuklu misafirlerini 18.00-20.30 arası kabul ediyorlar. Sadece rezervasyonla çalışıyorlar. Dolayısıyla önceden yer ayırtmadan gitmek büyük risk.
Emre Bey ve Damla Hanım, Kolburanos’u tesadüf eseri ilk keşfettiğim Reisdere’deki toprak renginde, çerçeveleri lacivert boyalı 2 pencereli, yine aynı tonda demir kapılı, duvarında minik bir posta kutusu olan o 2 asırlık eski marangoz atölyesindeki retro eşyaları, kuzineyi, anneanne vitrinini, avizeleri, içi şarap mantarlarıyla dolu emaye küveti, vintage gramofon ve plakları, vespayı vs. yeni yerlerine de taşımışlar.
Burasını da yine küçük detaylarla zenginleştirmişler. Farklı zamanların iç içe geçtiği taş, ahşap ve antik ürünlerden oluşan dekorasyonu olabildiğince korumuşlar.
Tüm Ürünler Yerli Ve Doğal
Özetle Kolburano’s ev tadında bir restoran. Mekanın ismi İtalyanca’dan geliyor gibi bir hava yaratsa da aslında ailenin İtalyancalaştırılmış soyadı. Yani, ‘Kolburan’ olmuş Kolburano’s!
restoran Menü, İtalyan başlangıç lezzetleri, makarnalar, etler, hamur işi tariflerinden hamur pizzalar, salatalar ve tatlılardan oluşuyor. 5 çeşit başlangıç sunuyorlar (5 çeşit 150-690 TL).
Salatalar 4 alternatif var (220-395 TL). Adaçaylı&Limonlu Ravioli, Mantarlı&Kremalı ve Trüf Yağlı Taze Linguini, Kremalı, Beyaz Şarap Soslu Deniz Mahsullü Linguini olmak üzere 3 farklı makarna mevcut (300-470 TL). Et sevenler için 310-800 TL aralığında 6 farklı lezzet söz konusu. İş pizzaya geldiğinizde ise aklınıza başınızdan alacak bir lezzet patlaması sizi bekliyor.
Damla’nın Spesiyali’nden Prosciutto & Armut / İncir & Gorgonzola’ya kadar tam 17 seçenek 340-600 TL etiket taşıyor. Finalde tatlı sevenler için de Lavantalı Panna Cotta, Karamelli Çikolatalı Mousse, Limonlu Tiramisu hazırlanmış (130-150 TL).
Yapmaktan ve yemekten büyük keyif aldıkları pizzayı biraz İtalyanvari, biraz kendi yorumlarını katarak, bu muhteşem coğrafyanın en taze ve özel ürünlerini kullanarak yapıyorlar. Frankfurter sosisleri, prosciutto (jambon) ve dana antrikot İstanbul’un en köklü ve eski şarküterilerinden biri olan Kozmaoğlu’ndan... Pizzalarda kullanılan peynirler 38-30 Çiftliği’nin mozzarella ve burrataları. Diğer peynir çeşitlerini ise değişik yerli ve yabancı üreticilerden temin ediyorlar.
Pizzalarda, güveçlerde ve salatalarda kullanılan tüm sebze-meyveleri Çeşme-Alaçatı’daki üreticilerle pazarlardan bizzat kendileri seçerek alıyorlar.
Sebzelerin tamamı meşe odunu ile yanan odun fırınında en başarılı
mutfak şefi ve şefleri tarafından günlük olarak taze kesilip közleniyor. Pizza hamurunu mayalayıp dinlendiriyor, soslarını yaz domatesleri ve fesleğenle her gün taze olarak pişiriyorlar. Şarap kavlarının çoğunluğunu yine yerel ve butik üreticilerden pizzalarla en iyi eşleşen ürünlerden oluşturmuşlar.