Fakıbaba’dan ithal ete garanti:

Fakıbaba’dan ithal ete garanti:

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, yurt dışından getirilecek etlerin helal kesim olduğunu...

Fakıbaba’dan ithal ete garanti: “Ben yemediğim eti başkasına yedirmem”

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, yurt dışından getirilecek etlerin helal kesim olduğunu belirterek, “Ben yemediğim eti başkasına yedirmem” dedi.

Aydın’ın Germencik İlçesi’nde Tariş İncir Birliği’ni ziyaret eden Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Avrupa’dan yapılacak et ithalatıyla ilgili soruları yanıtladı.

“Gariban insanlar da et yiyebilsin”

Dar gelirli insanların et yemesini hedeflediklerini belirten Fakıbaba, Avrupa’dan gelen etlerin tamamen kontrol altında olduğunu söylerken, etlerin helal kesim olup olmayacağıyla ilgili soruya şu yanıtı verdi:

“Et, Avrupa’dan geliyor. Bizim oradaki kasaplar da Müslüman kasaplardır. Dualarla bu etler kesiliyor. Ben yemediğim bir eti asla başkasına yedirmem. Bu konuda çok samimiyim. Dar gelirli ve gariban insanlar da et yiyebilsin. Babam yarım kilo et alır, annem onu iki yemek yapardı. Bizim buradaki amacımız kimseyle rekabet etmek falan değil. Benim son ana kadar ağzımdan herhangi bir fiyat çıkmadı. Amacımız dar gelirli insanların et yemesidir

Bu konuda 8 market müracaatta bulundu ama 81 ilde şubesi olan 2 market var. Biz de bu iki markete verdik. Gariban insanların 40-45 liradan et alması bizi rahatsız ediyor. Atatürk ne demiş; ‘Köylü milletin efendisidir’. Ben köylünün ve üreten adamın elini öperim

“Gıdayı, proteini almak 80 milyonun hakkı”

80 milyon tüketicimiz var. Sağlıklı ve mümkün olduğu kadar kendi bütçelerine göre gıdayı, proteini almak onların da hakkı. Regülasyon sağlanıncaya kadar bonfile fiyatına karışmıyorum. Bunu bir yılda mı sağlarız yoksa fiyatlar normale dönünceye kadar mı bilemiyorum. Üreticilerimize çok önemli desteklerimiz olacak. Et ve Süt Kurumu’nun 23 lira 80 kuruştan üreticiden aldığı eti hemen 25 liraya çıkardık. Piyasada bu zaman zaman 23’e düşüyor. Biz bir denge kurmaya çalışıyoruz. Bu regülasyonu biz yapacağız. Kasap arkadaşlar da hiç merak etmesin, burada onlar da kazanacak.

İncirciler destek istedi

Ziyarette konuşan Tariş İncir Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bircan ise “Birliğimiz 1925 yılında kurulmuş ve 100 yıllık bir geçmişi var. Ege Bölgesi ve Aydın için burası çok önemlidir. Yaklaşık 6 bin üyemiz var. Sadece incir geliriyle geçimini sağlayan 30 bin ailemiz bulunuyor. Bu da yaklaşık 150 bin kişi demektir. Aydın için incir olmazsa olmaz. Kuru incirin yüzde 80’ini Türkiye üretiyor. Ürettiğimiz ürünün yüzde 85 veya 90’ını direkt yurt dışına ihraç ediyoruz. Birlik olarak bizim 10 milyon dolar ihracatımız bulunuyor. Başta Japonya olmak üzere 30 ülkeye incir ihraç ediyoruz. Ortaklarımızdan aldığımız ham inciri işleyerek ülkemize katma değer sağlıyoruz. Kışın don ve Ağustos ayında da yağış düşünce istediğimiz ürünü alamıyoruz. İncir üreticilerinin bir kaydı yok, bunların kayıt altına alınmasını istiyoruz” dedi

“Kaliteyi artırarak markalaşmamız lazım”

Üreten insanların memleketinde olmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Fakıbaba, “Elimden geldiği kadar sizin dertlerinize derman olmaya geldim. Hükümet olarak başta Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanlar olarak tüm Türkiye’nin emrindeyiz. Fındık dediğimizde karşımıza Azerbaycan, Gürcistan ve İtalya gibi rakip ülkeler çıkıyor. İncir diyoruz, karşımıza Çin çıkıyor. Biz bu konuda kaliteyi arttırarak gerçekten markalaşmamız gerekiyor. Markalaştığımız zaman önümüze kim çıkarsa çıksın korkmamalıyız. Fiyatlardaki fark da bundan kaynaklanıyor. Birisi 3 derken, diğeri 5 lira diyebiliyor. Her konuda sizlerin yanında olacağız” diye konuştu

“Türkiye kendi tohumunu tek başına karşılayacaktır”

Koçarlı’daki bir keçi çiftliğinin açılışına da katılan Fakıbaba, Aydın’daki programları kapsamında Nazilli’de Pamuk Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünü de ziyaret etti. Bakan Fakıbaba’ya bölge pamuğu ile ilgili bilgi veren Enstitü Müdürü Koray Şimşek, “Entitümüz Atatürk tarafından 1934 yılında kurulmuş, Nazili Sümerbank Basma Fabrikası da koordineli olarak 1937 yılında kurularak hizmete açılmıştır. Biz şu anda Kolombiya’dan Bangladeş’e Türki cumhuriyetlerinden Afrika’da Benin’e Kenya’ya kadar ulaşmaktayız. Biz şu anda dünya lideriyiz. 1934 yılından buyana 44 adet pamuk çeşidini üreterek tescil ettirip, çiftçilerimizin hizmetine sunduk. Bunlardan son 6 tanesini de özelikle 2017 yılında tescil ettirdik” dedi

Enstitünün çalışmalarının önemine dikkat çeken Ahmet Eşref Fakıbaba da, “Kendi tohumumuzu kendimiz ürettiğimiz için seviniyorum. Her geçen gün iyiye doğru gidiyoruz. Her gittiğim yerde sevindirici durumlarla karşılaşıyorum. Türkiye kendi pamuğunu tek başına karşılayacaktır. Sulama alanlarını pamuk yetiştirme alanlarını genişlettikçe ithalata ihtiyacımız kalmayacaktır. Şu anda zaten yüzde 50’lerde kendimiz üretiyoruz. Yüzde 50’de ithalatımız var. İnşallah bu çalışmalarla özellikle de sulama ile toprağın su ile buluşturulması ile inanıyorum bu ithalat olayı da ortadan kalkacaktır. Her geçen gün o makası daraltacağız. İnşallah pamuk olarak da kendimize yeter bir ülke haline geleceğiz. İnanıyorum kısa bir süre içerisinde inşallah bu pamuk ithalatını ne yapıp ne edip azaltacağız” ifadelerini kullandı.



Türk Aşçı Haberleri Ve Güncel Mutfak Haberleri Not::
Eğer sizde mesleki haberinizin yada tarifinizin web sitemizde yayınlanmasını istiyorsanız; "Haberini Yada Tarifini Paylaş" sayfamızdaki kriterlere uygun bir şekilde uygun içeriklerinizi bize gönderebilirsiniz. Türk Aşçı Haberleri internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, röportaj, fotoğraf, resim, sesli veya görüntülü şair içeriklerle ilgili telif hakları www.turkascihaberleri.com 'a aittir. Bu içeriklerin iktibas hakkı saklıdır. İlgili haber kopyalanarak başka bir site tarafından yayınlanmaya ihtiyaç duyulduğu takdirde kaynak gösterilerek ve web sitemize link verilerek kullanıması mümkündür.


  • Facebook'ta paylaş

Bu Habere Yorum Yap

Benzer Haberler