Oruç Tutarken Bağışıklık Sistemi Nasıl Güçlü Tutulur?
Ramazanda sağlıklı beslenmek için yapılması gerekenler nelerdir? Basit çözümler hangileri oruç tutarken sağlığınızı korur? Ramazanda besin ihtiyacınızı nasıl doğru karşılayabiliriz? İftar ve sahur arasında su içmek her zaman önemlimi? Türk aşçı hbaerleri olarak araştırdık...
“Kronik Rahatsızlığı Olanlar Oruç Tutma İçin Hekimlerine Danışmalı”
Diyabet, hipertansiyon, böbrek yetmezliği ve kanser gibi kronik hastalığı olan, düzenli ilaç kullanan kişilerin oruç tutmaları, bu kişilerin hekimlerine danışarak karar vermelerinin sağlıklı olacağını söylüyor: “Kronik hastalıklarda uzun süre aç kalmak, özellikle de susuz kalmak metabolizmanın yavaşlamasına neden olur.
Bununla birlikte yeterli sıvı almamak böbreği çok fazla yorduğu için böbrek yetmezliğini kolaylaştırabiliyor. Ayrıca kan şekeri ve kan basıncı düzensizlikleri yaşanabilir. Bu sebeple oruç tutmalarını önermiyoruz. Diyabetlilerin oruç tutmamalarının önerilmesinin en önemli nedeni, susuz kalmamaları gerektiği için. Bir ay, belki de çok kısa süre içerisinde 5-10 yılda görülebilecek komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle hastalar oruç tutup tutmama kararını mutlaka hekimlerine danışarak vermeli diyoruz.
Koronavirüs tedavisi görenler oruç tutabilir mi?
Virüsü Atlatanlar Bol Sıvı ve Su Tüketimi Önemli...
Sğlığımız açısında
Bağışıklık Sistemi dikkate alındığında
Dengeli ve düzenli beslenmeye, kaliteli ve yeterli uykuya, yeterli sıvı alımına özen gösterilirse sağlıklı kişiler için pandeminin oruç tutmaya engel olmadığını söylüyor. Ancak Covid-19 tedavisi görmüş olan kişiler için uzmanımızın bir uyarısı var: “Virüsü atlatanların oruç tutmalarını önermiyoruz. Bu kişilerin 24 saat boyunca düzenli sıvı almaları, dengeli ve düzenli beslenmeleri gerekmektedir.
Eğer hastalığının üzerinden zaman geçmişse bu kararı hekimleriyle görüşerek vermeleri daha doğru olacaktır.” 65 yaş ve üzerinde genel sağlık durumu iyi olanların kendi tercihleriyle hareket edebileceklerini söylerken şu tavsiyeleri veriyor: “Bu kişiler de oruç tutarken yediklerine ve içtiklerine dikkat etmeli. Akşam yemeğinde ağır ve yağlı yemeklerden kaçınmalı. İftar ve sahurda proteinden zengin beslenmeli ve özellikle iftar ve sahur arasında bol sıvı özellikle su tüketimine dikkat etmeliler.”
Hayatın her döneminde olduğu gibi Ramazan ayında da amaç yeterli ve dengeli beslenme olmalıdır. Uzun süreli açlığa bağlı olarak gün içerisinde halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı gibi problemlerle karşılaşmamak için mutlaka sahura kalkılmalıdır. Sahurda yumurta, peynir, süt, yoğurt, yağlı tohumlar (ceviz, badem, fındık vb.) gibi sizi
Susatmayan Sahur Menüleri ve uzun süre
Tok Tutan Sahur Çorbaları, Sahurda
Tok Tutan Besinler ve kan şekerinizi dengeleyecek tam tahıllı besinler tercih edilmelidir. Midenizi rahatsız edecek tuzlu, salçalı, yağlı, ağır yemekler tüketilmemelidir. Yeterli sıvı alımına dikkat edilmelidir.
İftarda oruç açıldıktan sonra mide problemleri yaşamamak ve porsiyon kontrolü yapabilmek adına hemen yoğun bir yemeğe geçilmemelidir önce çorba tüketip arkasından 15 dk. beklenmelidir. Yemekler hızlıca yenilmemeli bol bol çiğnenmelidir. Ana yemeklerde pişirme yöntemlerine dikkat edilmeli ve ızgara/fırın/haşlama gibi sağlıklı pişirme teknikleriyle yapılmış yemekler tercih edilmelidir. Öğünler dengeli olmalı ve kompleks karbonhidratlar (örneğin tam tahıllar, bulgur, kurubaklagiller, tam tahıl ekmeği), yağsız et, yoğurt ve sebzeleri içermelidir. Pide tüketiminde dikkatli olunmalıdır. 1 avuç büyüklüğünde pide 1 dilim ekmeğe eşittir.
Vücudun susuz kalmasını engellemek için mutlaka yeterli sıvı alınmalıdır. Ramazan ayında
İftar ve sahur menüleri arasında 8-10 bardak su tüketilmelidir. Şeker içeriği yüksek hazır meşrubatlar içilmemelidir.
Ramazanda en çok görülen problemlerden biri olan kabızlığı önlemek için hem iftar hem sahurda salata/söğüş tüketilmeli, yeterli suyun içilmesine dikkat edilmelidir. Ayrıca şekersiz komposto/hoşaf, kefir de sahur ve iftarda tercih edilebilir.
Ramazanda Beslenme Önerileri ile Sağlıklı Yaşamak...
Ramazan ayı, belirli yemek saatleri ve uzun süren açlık, susuzluk durumlarından ötürü oldukça kritik bir dönemdir. Bir aylık süreçte normal beslenme alışkanlıklarının tamamen dışına çıkılabilir çünkü ramazan ayının belli gereklilikleri vardır. Ramazan ayının getirdiklerini uygularken, sağlığımıza zarar verecek ve sadece bir aylık süreçte değil sonrasında da bizlere zorluk çıkaracak durumlarla karşılaşabiliriz. Dolayısıyla ramazan ayı boyunca değişen beslenme alışkanlıklarının sağlıklı bir çizgide ilerlemesi oldukça önemlidir. Bu şekilde ramazan ayı süresince uyulması gerekenlere kolayca adapte olunabilir ve sağlıklı bir şekilde ramazan tamamlanabilir. Peki ramazan ayını sağlıklı bir şekilde götürmenin yolları nelerdir?
Ramazan Ayında Karşılaşabileceğiniz Problemler Nelerdir?
Beslenme alışkanlığının ani bir şekilde farklı bir düzende ilerlemesi, uzun süren açlık ve susuzluk durumları vücutta bazı etkilere yol açabilir. Ramazan ayı sürecinde beslenmek için yalnızca belirli saat aralıkları kullanılmaktadır. Bu kısa süreçte de yeme ihtiyacı karşılansa dahi yeterince su içilmeyebilir. Tüketilen yemekler ve yemek saatlerinin akşam, gece saatlerinde olması da besinlerin işlenmesi ile alakalı değişikliklere yol açabilir. Dolayısıyla vücutta çok sayıda pozitif ve negatif etki oluşabilir.
Ramazan ayında en çok karşılaşılan problemler arasında kabızlık, hazımsızlık, reflü, baş ağrısı gelmektedir. Yemeklerin belli aralıklara sıkıştırılması, yeterince su tüketilmemesi, gün içinde enerji eksikliğinden kaynaklı aktivite azalması bu tip problemler oluşturabilir. Ayrıca yanlış beslenme adımları tercih edilirse, uzun süren açlık dönemine rağmen ramazan ayında kilo almak hatta yağlanmak mümkündür. Bu gibi problemlerin önüne geçmek için doğru bir beslenme modeli tercih edilmelidir.
Basit Çözümler Sağlığınızı Korur: Ramazanda Besin İhtiyacınızı Doğru Karşılayın...
Ramazan ayını sağlıklı bir şekilde devam ettirebilmenin ilk adımı, ihtiyaç duyduğunuz besin değerlerini eksiksiz bir şekilde karşılamanızdır. Her insanın boy, kilo ve vücut ölçüleri gibi karakteristik özellikleri ile birlikte ihtiyaç duyduğu kalori hesaplanabilir. Elbette daha profesyonel çözümler için hastane ortamında vücut kitle indeksi ölçümleri de yaptırabilirsiniz. Her kişinin günlük olarak alması gereken bir kalori vardır.
Bu kalori de karbonhidrat, yağ ve proteinlerden oluşmaktadır. Günlük olarak mevcut kilonuzu sağlıklı bir şekilde korumak için tüketmeniz gereken karbonhidrat, yağ ve protein değerlerine ulaşmalısınız. Elbette azı zarar oluşturabileceği gibi, ihtiyaç duyduğunuz değerlerin üstüne çıkmak da problem oluşturacaktır. Elbette bu besin değerlerini, günlük olarak ihtiyaç duyduğunuz vitamin desteğiyle de desteklemelisiniz.
Su İçmek Her zaman Önemlimi?
Ramazan ayında özellikle iftar yapıldıktan sonra çay kahve gibi içeceklerin çok tüketilmesi, su içme alışkanlığına büyük oranda zarar veriyor. Günlük hayatında halihazırda az su tüketen kişiler, ramazan ayının başlamasıyla birlikte çok daha az su tüketimine başlıyor. Ancak su tüketiminin azalması sadece bu dönemde değil, her dönemde zararlıdır. Dolayısıyla su tüketimini azaltmak bir yana, ihtiyaç duyulan seviyeye çekmek oldukça önemlidir.
Ramazanda Sağlıklı Beslenmek için Yapılması Gerekenler Nelerdir?
Her ne kadar günlük yeme süreniz belirli bir aralıkta olsa da bu aralık ihtiyaç duyduğunuz beslenme için gayet yeterlidir. Aslında düzgün bir beslenme modeli ile ramazan ayında oldukça sağlıklı uygulamalar yapılabilir. Dolayısıyla iftar ve iftar sonrası sahura kadar olan dönemde, öğünlere bölerek ihtiyaç duyduğunuz besinleri tüketmek oldukça faydalıdır. Bunun için öncelikli olarak tek öğünde kalori yüklemesi yapmak yerine, iftar sonrası süreçte kalori ihtiyacınızı öğünlere bölerek hareket edebilirsiniz.
Eğer halihazırda hızlı yemek yeme alışkanlığınız varsa bu dönem bu alışkanlıktan vazgeçmenin tam zamanı. Yemeği yavaş ve düzgün bir şekilde çiğneyerek tüketmek hem doyma hissiyatını zamanında almanız hem de sindirim sistemi kolaylığı açısından oldukça önemlidir.
Sağlığın korunması için sahur oldukça kritik bir öğünü temsil etmektedir. Kilo almamak adına sahur yapmamak sağlığınıza zarar verecek sonuçlar doğurabilir. Dolayısıyla sahur atlanmaması gereken bir öğündür ancak sahur öğünlerini hafif tutmakta da fayda bulunmaktadır. Protein yönünden zengin gıdaların tercih edilmesi size kolaylık sağlayabilir. Aşırı tuzlu ve yağlı gıdalar başta olmak üzere, hamur işi ürünlerden sahurda uzak durmak gerekmektedir.
İftar açarken de hafif gıdalarla başlangıç yapmak önemlidir. İlk etapta mini bir tabak ile iftar açıldıktan sonra bir süre beklemek ve daha sonra ana yemek gibi ağır yemekleri tüketmek önerilir. Tatlı kapanışı için de meyve veya süt ürünlerini tercih etmek gerekir.
Ramazan ayı boyunca yemekleri kızartmak yerine fırınlamak ya da ızgara yöntemiyle pişirmek önerilir. Böylece daha sağlıklı yollarla pişirilmiş yemekler besin değeri olarak zararlı takviyeler oluşturmanızı engelleyecektir.