Bu Yiyeceklere Dikkat !!!
Dikkatli Tüketilmezlerse Öldürücü Olabilecek Yiyecekler
Bazı Yiyecekler Çok Fazla Tüketildiğinde Ya Da Doğru Şekilde Hazırlanmadığında Yiyen Kişinin Aniden Ölümüne Neden Olabiliyor. Türk Aşçı Haberleri Olarak Sizin İçin Bu Yiyeceklerin Bazılarını Derledik.
“Her şey kararında güzel” diye boşuna dememişler. Bazı yiyeceklerin fazlası gerçekten zarar. Ancak burada zarar derken kilo aldırmasından ya da sağlığa uzun vadeli olası zararlarından bahsetmiyoruz. Sözünü ettiğimiz yiyecekler çok fazla tüketildiğinde ya da doğru şekilde hazırlanmadığında yiyen kişinin aniden ölümüne neden olabiliyor. Sizin için doğru şekilde ve miktarda yenmediği zaman öldürücü olabilecek yiyeceklerden birkaçını derledik.
“Dünyanın en kötü kokan meyvesi” diye bilinen durian bu öldürücü yiyeceklerden biri. Nitekim dün durianın en fazla tüketildiği ülkelerden biri olan Endonezya’da böyle bir olay yaşandı. Yüksek tansiyon hastası olduğu bildirilen bir şahıs, 500 gramdan fazla durian tükettikten sonra kan basıncındaki yükselmenin damarlarında yırtılmaya neden olmasıyla hayatını kaybetti. Çok fazla durian tüketimi nedeniyle ölen kişilerin birçok örneği bulunuyor.
Dünyanın en acı biberi olarak bilinen Ejderha Nefesi de öldürücü yiyeceklerden. Bugüne kadar hiç kimse bu biberi yemeyi denemiş değil ancak uzmanlar Ejderha Nefesi’nin içindeki kapsaisin miktarının yiyen kişinin hava yolunu tıkayıp anafilaktik şoka girmesine neden olabileceğini belirtiyor. Acı biberleri ölçmek için kullanılan Scoville ölçeğinde 2,48 milyon puanı olan Ejderha Nefesi, en acı biberlerden olan jalapeno’dan 300 kat daha acı.
Ravent ya da ışkın diye bilinen meyvenin sapları tek başına ya da birçok meyveli tatlının içinde zevkle tüketiliyor. Ancak bu bitkinin yaprakları güçlü bir zehir taşıyor. Işkın yapraklarını yemek, yiyen kişilerde solunum güçlüğü, nöbet, böbrek yetmezliği ve bazı vakalarda ölümle sonuçlanabiliyor.
Japonya’da fugu diye bilinen zehirli balon balığı, doğru şekilde hazırlanmazsa yiyenleri zehirleyip öldürme riskine sahip. Ancak özel lisanslı şeflerin hazırlayabildiği fugu’nun farklı türlerinde zehir keseleri farklı yerlerde bulunuyor. Bu nedenle profesyoneller için bile fugu’yu temizleyip yemeye hazır hale getirmek oldukça zor. Riskli kısımlar tüketildiğinde vücutta uyuşma ve titreme, nefes almada zorluk, konuşamama ve boğulmaya bağlı ölümler görülüyor.
Bilim insanlarının dünyanın en besleyici yiyeceği ilan ettiği badem, aynı zamanda çok da tehlikeli bir zehir kaynağı. Özellikle çiğ acı badem, siyanür dolu bir yiyecek. Bu zehrin etkinliğinin ortadan kalkması için acı bademin belli derecelere kadar ısıtılması gerekiyor. Evdeki fırınlarınızda işlemi yapamayabilirsiniz, aman dikkat!
Kayısıyı yedikten sonra çekirdeğini kırıp içinden çıkan badem benzeri yemişi yemeyi kim sevmez? Ancak ne yazık ki şeftali, kayısı, elma gibi meyvelerin çekirdekleri, siyanür üreten amigdalin isimli bir bileşik içeriyor. Bu çekirdekleri çok fazla tüketirseniz, baş dönmesi ve kusma, yüksek tansiyon, böbrek yetmezliği, koma ve hatta ölüm gibi korkunç sonuçlarla karşılaşabilirsiniz.
Bir oturuşta ne kadar çikolata yiyebilirsiniz? Ne kadar yerseniz yiyin, 10 kilogramı aşmamaya çalışın. Zira 10 kilodan fazla çikolata yemek, zehirlenme ve ölümle sonuçlanabiliyor. Zehirlenme demişken, kediler ve köpekler için de çikolatanın küçük miktarları bile çok zararlı. Bu nedenle minik dostlarınızı çikolatadan uzak tutun.
Sağlık deposu domatesin zehirli olabileceği kimsenin aklına gelmez. Ancak biyolojik olarak meyve sınıfında olan domatesin yeşil yapraklarında ve saplarında glikoalkaloid adı verilen bir tür zehir bulunuyor. Bu zehir mide bulantısına, karın ağrılarına ve kaygıya neden oluyor. Aynı zehirli madde çimlenmeye başlamış, yeşermiş patateslerde de oluşuyor. O nedenle domatesin sapından ve patatesin yeşermişinden uzak durmak gerek.
Muskat cevizi hepimizin baharat dolabında bulunan hatta bebeklere bile verilen bir baharat. Ancak bir seferde 5 gramdan fazla muskat tükettiğinizde vücudunuzda spazmlar yaşanabilir hatta nöbet geçirebilirsiniz. Bütün bir muskat cevizini yemek ise bir tür psikoza neden olabiliyor.
Zehirli yiyecekler denince akla ilk gelenlerden biri de elbette mantar. Dünya üzerinde yüzlerce mantar türü var ve bunların bazılarının tüketilmesi tamamen güvenli ve sağlıklıyken bazıları da yiyeni kısa süre içinde zehirleyip öldürebilme gücüne sahip. Hatta ülkemizde köygöçüren diye bilinen bir mantar türü, Türkiye’de ve dünyada meydana gelen mantar zehirlenmesi kaynaklı ölümlerin yüzde 90-95’inden sorumlu.
Dikkat Edilmesi Gereken Yiyecekler
Sağlıklı olduğu iddia edilen ancak sağlıklı olmayan yiyecekler nelerdir?
Hepimiz reklamlar tarafından sağlıklı oldukları iddia edilen ürünleri alma eğilimindeyiz. Ancak ürünler, randomize kontrollü çalışmalarda analiz edildiğinde ve içerdikleri maddelerin listesi kontrol edildiğinde bu iddialar genellikle yetersiz kalmaktadır. Bu gıda ürünleri hakkında daha fazla bilgi için okumaya devam edin.
Herhangi bir yiyecek zinciri mağazasını ziyaret ederseniz, sağlıklı seçimler olarak etiketlenmiş paketlenmiş yiyecek ve içeceklerden bol miktarda bulabilirsiniz. Gıda etiketine baktığınızda vitaminler, mineraller ve tam tahıllar gibi sözcükleri gördüğünüzde ikinci kez düşünmeden bunları alırsanız. İçerdiği şeker ve kalori oranına dikkat etmemiş olursunuz. Gıda markaları ortaya attıkları iddialar ile esas gerçeği gizlemekte ve bizim ürünün sağlıklı olduğuna inanmamızı sağlamaktadırlar. Düşünüldüğü kadar sağlıklı olmayan bazı gıda ürünleri, aşağıda belirtilmiştir;
Hazır Salatalar:
Gıda zinciri mağazalarında satılan ve fast-food restoranlarda kullanılabilir durumda hazırlanan salatalar bu durumun en güzel örneklerinden biridir. İlk başta salatanızdaki yeşil sebzeler size sağlıklı gibi görünebilir ancak bu yeşil sebzeler genellikle mayonez, peynir, krema, pastırma ve diğer yüksek kalorili sosların cömert servisiyle ile tamamlanmaktadır. Salata düşük kalorili olması gerekirken üzerine eklenen diğer malzemeler ile kalori dolu bir tabağa dönüştü. Ayrıca, paketlenmiş salata, taze hazırlanmış olanından daha düşük bir besin değerine sahiptir. Bu nedenle salatanızın taze yapılmış olduğundan ve herhangi bir ek madde içermediğinden emin olun.
Kepekli Çörekler:
Çörekteki temel maddeler rafine un, şeker ve yağ olup hepsi de yüksek miktarda kalori içerir. Kepek lif için iyi bir kaynaktır ve kalp için faydalı kabul edilir olsa da, içerdiği lif içeriği oldukça azdır. Kepek ve meyve içeren bir çörek şekerden oldukça zengindir. Örneğin bir kahve zincirinden aldığınız elmalı bir muffinde yaklaşık olarak 34 mg şeker vardır. Buna eklenen doymamış yağ oranı yüksek tereyağı da onu daha sağlıksız bir hale getirir. Yani kahvaltıda bunlardan birini yerseniz güne en az 350-400 kalori alarak başlıyorsunuz demektir.
Glutensiz Atıştırmalıklar:
Glutensiz atıştırmalıklar öncelikle gluten alerjisi olanlara tavsiye edilir. Çölyak hastalığı (bir sindirim bozukluğu) olan kişilere ekmek, kurabiye ve makarna gibi gıdalarda bulunan glutenden kaçınmaları önerilir. Ancak bu glutensiz atıştırmalıkların içinde de şeker vardır ve düzenli tüketimleri kilo artışına yol açabilir.
Tam Tahıllı Ekmek:
Beyaz ve rafine undan yapılmış ekmek yerine tam tahıllı ekmeği tercih etmeliyiz ancak tam tahıllı veya kepekli ekmek satın almanız her zaman ürünün, rafine undan arınmış olduğu anlamına gelmez. Aslında, pek çok tam tahıl ürün birincil madde olarak beyaz un içerir. Eğer ürünün etiketinde tam tahıl ilk sırada yazılmışsa, ürün %100 oranında buğdaydan üretilmiş demektir. “Beyazlaştırılmış” ve “beyazlaştırılmamış zenginleştirilmiş buğday unu” terimleri, çoğu zaman içindekiler listesinde en üst sırada yer alır ki, bütün ürünün ağırlıklı olarak beyaz un kullanılarak üretildiği zannedilsin.
Paketlenmiş Fındıklar:
Fındık protein ve yağların zengin bir kaynağıdır. Ancak, güzelce paketlenmiş kutulardaki tuzlu fındıklar kesinlikle sağlık açısından iyi değildir, bu ürünlerde sodyum çok yüksektir. Aynısı baharatlı ve biberli fındıklar için de geçerlidir. Diyetinize ekstra tuz ilave etmek istemiyorsanız tuzsuz ve kavrulmamış fındık tüketmeye özen gösterin.
Vitaminli Sular:
Vitaminli sular gençler ve yetişkinler arasında oldukça yaygındır. B1, B2 ve C vitaminlerinden zengin olduğu söylenir. Eğer bu içeceklerden bir şişesini mideye indirirseniz aynı zamanda 32 kalori de almış olacaksınız. Bu da demektir ki düzenli olarak bu içecekleri tüketecekseniz, diyet planlarınızı rafa kaldırmalısınız. Şeker alımlarına dikkat etmeleri gereken özellikle diyabetik kişilerin, vitaminli sulardan uzak durmaları gerekmektedir. Vitaminli su üreten pek çok firma, aroma katmak için kristal fruktoz kullanırlar. Kristal fruktoz yapay bir tatlandırıcıdır.
Sporcu İçecekleri:
Şekersiz içecekler olarak pazarlanan sporcu içecekleri zararlı yan etkileri olan yapay tatlandırıcılar (sukraloz) içerir. Toksikoloji ve Çevre Sağlığı Dergisi sukralozun önemli ölçüde bağırsaktaki yararlı bakterileri azaltmakta olduğunu bildirdi. Ayrıca sporcu içecekleri fazla tüketilmesi halinde diş minesi için zararlı olan sitrik asit içerir. Bu sporcu içecekleri yerine, hindistan cevizi suyu veya ev yapımı limonota içmek daha iyi bir alternatif olabilir.
Smoothie:
İçerdikleri doğal ürünler nedeniyle çoğu zaman sağlıklı kabul edilirler; ancak fast-food restoranlarda bulunanlarda işlenmiş şeker, şekerli meyve suyu ve yüksek kalori içeren dondurma ve donmuş yoğurt gibi malzemeler kullanılır. Bu da 400-600 kalori almanıza sebep olacaktır. Dondurulmuş meyve, hindistan cevizi suyu ve yağsız süt ile evde kendinize yapacağınız bir smoothie daha sağlıklı bir seçim olacaktır.
Fırınlanmış Cips:
Fırınlanmış cipsler elbette ki diğerleri kadar suçlu değil; ancak bu cipsler de beyaz undan yapılmaktadır. Bu da onları yüksek kalorili bir atıştırmalık yapar. Bunun yerine tam tahıllı krakerler hem lezzetli hem de daha az kalorili bir seçim olacaktır.